Belden Aşağı Siyaset

Niyeti hayır olanın yanlışı hata; şer olanın ise resmen ihanettir. Hiç kimse, hangi sebepten olursa olsun, maddi manevi küçücük siyasi çıkarlar uğruna kendine rakip algıladığı bir kişiyi belden aşağı siyaset yaparak itibarını zedelenmesin. Çünkü böylesi itibar rendesi kimselerin makamı, bu dünya da hilafet de olsa; Allah katında değeri sıfırdır. O tiplemelerin yeri zaten cehennemin de dibidir.

Tarih, toplumların adalet, dürüstlük ve erdem ekseninde yükseldiğini; hırs, ihanet ve belden aşağı siyasetin ise medeniyetleri çöküşe sürüklediğini gösteren sayısız örneklerle doludur. Maalesef bugün de belden aşağı siyaset anlayışının cazibesine kapılmamız, bizleri hem bireysel hem de toplum olarak ahlaki yozlaşmayla birlikte kaçınılmaz bir helake doğru sürüklüyor.

Bu tür siyasetin en büyük kurbanı bireysel ve toplumsal itibardır. Niyeti hayır olanın yanlışı hata olarak kalabilir, ancak niyeti şer olanın adımları geçmiş de olduğu gibi tarihin kara sayfalarına ihanet olarak yazılacaktır. Ve Allah katında itibarın makamla, mevkiiyle, şanla, şöhretle ölçülmediğini de asla unutmamalıyız.

Tarih de Hz. Hüseyin’in şehit edilmesinden, ilim ve din önderlerinin katledilmesine; çoluk çocuk, ana baba ve kardeş kıyımına kadar pek çok olayın ardında aslında beka kaygısı değil, siyasi ikbal hırsı yatmaktadır. Tarih nice kanlı fırtınaların hayır zannıyla koparılıp, aslında şerrin kalbini ateşlediğini bizlere acı bir ders olarak sunmaktadır.

Niyetimiz gerçekten hayır ise;

1. Huzur ve ilerlemenin zan, fitne ve nefsi arzularla değil; ancak adil bir zeminde yükselebileceğini bilmek gerekir..

2. Dürüstlüğü, şeffaflığı ve hakkaniyeti ön sıraya yerleştirmek gerekir..

3. Rakiplerinizin özel yaşantılarına, mutfaklarına ve dahi karı kocadan haricine haram olan yatak odalarına kadar girip itibar zedeleme siyasetinden vazgeçmek gerekir.

4. Siyasi rakiplerinizi düşman askeri gibi görmekten vazgeçip onlarla toplumların yararına diyaloglar kurma yolunu tercih etmek gerekir.

Yani arkadaşlar kısaca toplumumuzu ve dünya görüşümüzü birbirine düşüren her türlü kötü siyaseti kapı dışarı etmeliyiz. Böylelikle her bir ferdin hakkının ve hürriyetinin güvence altında olduğu bir düzeni ancak kurabiliriz.

Gelin, adalet ve dürüstlük bayrağını daha yukarı taşıyalım. Tarihten aldığımız derslerle, geçmişin hatalarını tekrarlamamak adına seferber olalım. Gelecek nesillere daha aydınlık ve hakkaniyetli bir dünya bırakmak, bugün atacağımız doğru adımlarda saklıdır.