Bitlis’te 3. Arıcılık Ve Bal Festivali Düzenlendi
Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Rahva Yerleşkesindeki konferans salonunda düzenlenen 3. Bitlis Arıcılık ve Bal Festivalinin açılış konuşmasını BEÜ Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş yaptı. Bitlis balının özelliklerini vurgulayarak, bu ürünün dünyaca tanınması için çalışmalara hız verdiklerini söyleyen Elmastaş, "Bitlis balının kalitesi çok yüksek, ancak tanıtım konusunda geri kaldık. Evliya Çelebi'nin seyahatnamesinde bile Bitlis balının şifa özelliklerinden bahsediliyor. Bu değerli ürünü markalaştırmalıyız” dedi.
Ardından konuşan Bitlis Valisi Ahmet Karakaya ise Bitlis'in arıcılık potansiyeline dikkat çekerek, "İlimizde toplam 257 bin arılı kovan bulunuyor. 93 bin kara kovan ile Türkiye'de birinci, 164 bin fenni kovan ile 13. sıradayız. Ayrıca, 2 bin 186 ton bal üretimiyle Türkiye'de 14. sıradayız. Bitlis balı, 2017 Apimondia Arıcılık Kongresi'nde dünya üçüncüsü, 2022-2023 Londra Bal Yarışması'nda ise dünya birincisi olmuştur. Ayrıca, 106 ton bal mumu üretimiyle Türkiye'de 11. sıradayız" diye konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından Rektör Yardımcısı Ahmet Yılmaz başkanlığında Van Yüzüncüyıl Üniversitesinden Dr. Cengiz Erkan ile Samsun Büyükşehir Belediyesinden Dr. Ali Korkmaz’ın katılımcı olduğu panel düzenlendi. Panelde arıcılar güncel konulara yönelik sorular yöneltmişlerdir. Özellikle arı ölümleri ve arı beslemede kullanılan yem katkı maddeleri konusunda arıcıların tereddütleri hakkında önemli bilgiler aktarıldı.
Samsun’dan katılan Dr. Ali Korkmaz, koloni ve arı sağlığı üzerine bilgiler aktardı. Özellikle piyasada bulunan bitkisel destek ürünlerinin arıcıların zayıf noktasından yakalayarak nasıl piyasa oluşturduklarına vurgu yapan Korkmaz, “Polen bulunan ve polen gelen koloniye dışarıdan vitamin, mineral, aminoasit, probiyotik gibi hiçbir katkı maddesi verilmesine gerek yoktur. Bunun yerine arıcılarımız arı besleme amacıyla şeker ve temel petek almalarını öneriyorum. Zira bu ürünler kullanılmasa da seneye kar ettirir. Piyasada bulunan ve bilimsel ARGE’si yapılmamış ürünlerden uzak durunuz. Bağımsız kurum ve bilim adamlarınca hiçbir bilimsel çalışmaya konu olmamış ürünler arı sağlığını da bozma riski taşımaktadır. Ayrıca bu ürünlerin Varroa veya herhangi bir hastalığa iyi geldiğini söylemek de yasal değildir. Maalesef ülkemizde yasal boşluktan yararlanılarak bu ürünler piyasaya sürülmekte ve arıcılıktan geçimini temin eden arıcılar zarara uğramaktadırlar” diye konuştu.