İşte bu nedenle Milli Görüş lideri Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca; Milli Görüş Hareketini "Önce ahlâk ve maneviyat" sloganı ile başlatmıştır. Yani ahlâk ve manevi değerlerinden taviz vermemek her Milli Görüşçünün olmazsa olmazdır.

Ne yazık ki; Milli Görüşün tek temsilcisi Saadet Partisi yarım asırdan fazla bir zamandır manevi değerlerinden en küçük bir taviz vermeden siyaset yapmasına rağmen, kamuoyunda aradığı siyasi desteği bulamadı. Bu duyarsızlıktan ve ülkede yalan ve iftira siyasetinin kabul görmesinden olumsuz etkilenen bazı kardeşlerimiz; "Falan partililer şöyle şöyle yapıyor ve toplumdan kabul görüyor. Biz neden onlar gibi yapmayalım" gibi ifadelerle oy alabilmek için kötü örneği emsal göstermek gibi bir yol ayrımına girmeyi öneriyorlar.

Milli Görüşün hedefi; duruşu, eylemi ve söylemi ile topluma güzel örnek olmak ve toplumun ahlâki yapısını yukarıya çekmektir. Diğer siyasi oluşumların ahlâkı değerlerimizle örtüşmeyen eylem ve söylemlerini örnek almak her şeyden önce Milli Görüşe hiçbir şey kazandırmaz, tam aksine seviye kaybettirir. Milli Görüş iktidar olacaksa; yalan dolan ve karalama ile değil, temsil ettiği değerleri ile iktidar olmalı. İktidar olmak için kötü örneklere meyletmek Milli Görüş Hareketini varoluş amacının dışına atar, hedefinden saptırır ve diğerlerinin seviyesine düşürür.

Diğerleri oy almak ve iktidar olmak uğruna "Amaç için her şey mübahtır" sapkın bir yaklaşımla iftira atabilir, yalan söyleyebilir veya ahlâki değerlerimizle taban tabana zıt eylemlerin içine girebilirler. Ama Milli Görüşçü olan hiç kimse İslâm inancı ile örtüşmeyen bir eylem veya söylemin içinde veya tarafında olamaz.

Özetle Milli Görüş Hareketi, toplumun ahlâk ve manevi değerlerini daha yukarılara yükseltmek için siyaset yapar. Oy almak uğruna ahlâki değerlerinden asla taviz vermez.

Allah'ın (c.c.); kendisini Müslüman olarak tanımlayan herkese Milli Görüş şuuru vermesi dua ve dileklerimle.