İlim, Zikir Ve Cihat

İLİM olmadan sağlıklı ibadet olmaz. İmam Gazali "Alimin kaybı ile cahilin kazancının ne olduğunu anlayamadım" diyor. Bu ifade, ibadetin sıhhati için ilmin ne kadar önem arz ettiğini anlatıyor. İlim her şeyden önce insanın kulluk şuuru artırır.

 

ZİKİR, kulun teslimiyetinin ete ve kemiğe bürünmüş halidir. Zikir Allah'ın (c.c.) hükmüne boyun eğmişliğin zirvesini temsil eder. Ancak zikrin arzu edilen hedefe ulaşabilmesi için bunun nasıl yapılmasının ilimle ilişkilendirilmesi gerekir. Gönül dostları; ilmi olup zikirden nasibi olmayanı, kendisine ezberletilmiş şeyleri tekrarlayan papağana benzetirler. İlimsiz zikir günümüzde olduğu gibi bir yığın cahil sofraların doğmasına neden olur.

 

CİHAT; ilim ile birleşen zikir Müslümanı cihat ibadetine teşvik ve sevk eder. Sahibini cihada yönlendirmeyen ilim ve zikrin sahibine katkısı; bir askerin silah ve teçhizatının her türlü bakımını yaptığı halde savaşa girmemesine benzer. Yani bakimı yapılmış ve savaşa hazır silah var ancak, kullanacak yürek ve cesaret yok.

 

Bu nedenle; ilim, zikir ve cihat İslâm bütününün parçalarıdır. Bunlardan birisinin noksanlığı, kişide İslâm kimliğinin tam anlamı ile oturmadığını gösterir.

 

Allah'ın (c.c.) bizlere; ilim, zikir ve cihat ibadetini tam anlamı ile yaşayan bir dünya lideri Merhum Prof. Dr Necmettin Erbakan Hoca ile aynı yolda yürüme imkân ve fırsatı verdiği için ne kadar hamd etsek azdır.