Hürriyet Sağlık Sen Öncü Oldu
"Bu zamana kadar arkadaşlarımızın sendikacı olarak bizden istedikleri sendikaların bir araya gelmesiydi. Bu gün burada 21 mücadele kuruluşuyla birlikte hürriyet sağlık sen olarak bir araya geldik. Sendika ve sivil toplum kuruluşlarındaki temsilci arkadaşlarımız ile kamu çalışanlarının ortak taleplerini haklı mücadelemizi daha sesli duyurabilmek amacıyla toplanmış bulunmaktayız. Bu amaçla bugün ve yarın iş bırakma eylem kararını aldık" diyen Şube Başkanı Aydın, sağlıkçıların temel ahları için ortak müğücadelenin şart olduğunu söyledi.
Özlük ve mali hakların iyileştirilmesi, sağlıkta şiddet ve mobbingin bitmesi için ayrıca ekonomik şartların düzeltilmesi insan onuruna yaraşır bir çalışma hayatı tüm sağlık çalışanlarının temel hakkı olduğunu vurgulayan Aydın, "Bu amaçla tüm teşkilatlarımızla alandayız ve sağlık çalışanlarının sesi olmaya devam edeceğiz. En önemli sorunlarımız kendi içinde sıralaması değişen sağlıkta şiddet ve ekonomik sıkıntılardır Yapılan zam oranı herkesin bildiği gibi yetersizdir ve yoksulluk sınırı altında kalmıştır. Parça pinçik olan ödemeler bu zamlardan %17,55 oranında etkilenmiş ve yetersiz kalmıştır.. Seyyanen yapılan zam sonraki sözleşmelerde sabit kalacak emekliliğe yansıtılmayacaktır. Tek kalem ve emekliliğe yansıtılacak maaş düzenlemesi istiyoruz" dedi.
Nöbet ücretleri gündüz mesai ücretlerinin çok çok altında olduğuna işaret eden Aydın, " Taşoren işçilerin saatlik nöbet ücretleri 154 tl iken hemşire arkadaşım 37 tl uzman doktor arkadaşımız 76 tl gibi komik ücretlerle nöbet tutmaktadır. Nöbet ücretleri arttırılarak daha cazip hale getirilmelidir. Artan iş yükü ve hasta potansiyeline rağmen yapılmayan iyileştirmeler, yetersiz personel istihdamı ya da sendikal ve siyasi görevlendirmelerden dolayı az elemanla çok iş yapmak zorunda kalan sağlık çalışanlarının mesleki itibarı zedelenmiş fiziksel ve ruhsal bitme noktasına gelmiştir. Şuanda aldığmız eğitim ve yaptığmız işin riski göz önünde bulundurursak aldığımız ücretlerden memnunmuyuz arkadaşlar" diye konuştu.
En önemli konulardan biri sağlıkta şiddet olduğuna işaret eden Aydın, "2000 li yıllarda yok denecek kadar az iken son bir yılda %70 oranında artan olaylar geçen hafta bafra Çarşamba ordu rize, adana yüreğir devlet hastanesi ve birçok hastanede sağlık çalışanımız şiddete maruz kalmıştır. Yanlış uygulanan sağlık politiklarının neticesinde artık doktor dövebiliyoruz zihniyeti malesef açığa çıkmıştır. Bu ancak ve ancak caydırıcı tedbirler alınarak gerekirse kamu sağlık hizmetlerinden belli bir süre men edilerek TBMM den çıkacak kesin, katı ve net kanunlarla önlenebilir" ifadesini kullandı.
Şiddet olaylarını artık duymak istemediklerini belirten Aydın, "Hekim sayısının arttırılarak poliklinikte muayene sürelerinin uzatılması nöbet sayılarının azaltılması güvenlik tedbirlerinin alınması polikliniklere ve yataklı servislere ayrı ayrı güvenlik görevlisi verilmesi gerekmektedir. Daha önceki senelerde hep istediğimiz x-ray cihazı konulması fikri sağlık müdürlüğümüz tarafından uygulanmaya başlandı. Kendilerine teşekkür ediyoruz ancak bu cihazların daha etkin bir şekilde kullanılmasının sağlanmasını istiyoruz" diye kaydetti.
Sağlık çalışanlarının sorunlarının bitmediğini sözlerine ekleyen Aydın, "5510 sayılı kanun 2008 sonrası kadro alan tüm memurlar için tam bir hayal kırıklığıdır. 2008 öncesi çalışanlar 5434 sayılı kanuna tabii olduklarından bu iki kadroda çalışan arkadaşlar emekli ikramiyesi ve aylıklar noktasında aynı haklara sahip değildir. Bu kanunun tamamen ortadan kaldırılması gerekmektedir. Sağlığın kanayan yarası olarak tabir ettiğimiz türkiye genelinde 110 bin kişiyi kapsayan yardımcı hizmetler sınıfındaki arkadaşların o görevi yapan genel idari hizmetler sınıfına geçiş yapmaları taleplerimiz arasındadır. Giyim yardımlarının revize edilmesini istiyoruz. 38 tl gibi komik ücretler veriliyor. Günümüz şartlarında bir hemşire forması ve terliği 1200 tl iken ödenen hemşire giyim yardımı 130 tl dir. 15 20 25 bin alan kurumlardan ne farkımız var" şeklinde konuştu.