İsrail'in zulüme destek niteliğindeki bu suskunluk; dünyanın en korkak toplumu Yahudilerin cesaretlerini artırıyor ve zulmün dozunu biraz daha ileri götürmelerine neden oluyor. Müslümanların teslimiyetcilikleri yüzünden bu zulüm 7 Ekim tarihinden bu yana tam anlamı ile soykırıma dönüşmüş bulunuyor.

Düşünebiliyor musunuz halkı Hıristiyan olan ülke yöneticileri Müslüman geçinenlerden daha duyarlı çıktılar. Bu husustaki suç duyurusunu onlar yaparak adeta bizimkilere insanlık dersi verdiler. Ama İslâm ülke yöneticileri; sanki hiçbir şey yokmüş gibi halen İsrail ile normalleşme ve uyum içindeler.

Gazetelerin sayfaları ve Tv ekranları; yüzleri kan revan içinde bebek cesetleri ve öldürülmüş annesinin üzerine kapanmış çaresiz çocuk görüntüleri ile vicdan ve merhamet hislerini galeyana getirirken, İslâm ülke yöneticilerinin suskunlukları nasıl bir teslim olmuşluğun göstergesidir. Beş ay içinde 15.000 e yakını çocuk olmak üzere 35.000 insan katledilmiş ama, dini hassasiyetleri yok edilmiş liderler, adeta mandanın trene bakması gibi seyrediyorlar.

İnsan bu manzarayı görünce Kardeşim:

 * Yoksa size sihir yaptılar da büyülendiniz mi?

 * Yoksa dini hassasiyetinizi mi yitirdiniz?

 * Yoksa vicdanlarınızı mı sattıniz?

 * Yoksa Müslüman değilsiniz de takiyye mi yapıyorsunuz?

 * Yoksa kendinizle beraber bizim değerlerimizi de mi sattınız?

 * Yoksa ahirette bunların hesabının sorulmayacağına dair Allah'tan (c.c.) söz mü aldınız?

Diye sorma ihtiyacı duyuyor.

Allah'ın (c.c.) sonsuz gücünü unutup da zalime teslim olan ve zulme boyun eğenlere milli şairimiz Merhmet Akif bakın nasıl sesleniyor.

Atiyi karanlık görerek azmi bırakmak,

Alçak bir ölüm varsa eminim budur ancak.

Dünyada inanmam, hani görsem de gözümle,

İmanı olan kimse gebermez bu ölümle.

Bu zulmün yeni uyanışlara vesilesi olması, kardeşlerimizin zaferi ile neticelenmesi dua ve dileklerimle.