Projenin amacının halkı Müslüman olan ülkeleri birbirleri ile savaştırıp zayıf düşürmek ve bu coğrafyada Büyük İsrail Devletini kurmak olduğunu da bilir. Ayrıca bu projenin bizim Güneydoğu illerini kapsama alanına aldığını da bilir. Hal böyle iken, İslâm ülkeleri liderleri ileride kendilerini de tehdit edecek olan bu projeye karşı İslâm Birliğini kurarak ortak güç oluşturmak yerine, bilerek veya farkında olmadan bu projenin bir parçası olmayı tercih ediyorlar.

Suriye'de yıllardır kendi halkını zehirli gaz bombaları ile öldürecek kadar halkına zulüm eden bir rejim devrildi. İleride ne olacağını veya nasıl bir otorite kurulacağını ömrü olanlar görecektir. Ama, geleceğin hem Suriye ve hem de bölge ülkeleri adına hayır getiremeyeceğini görmek için kahin olmak gerekmiyor. Suriye halkı; kime veya neye hizmet ettiğinin farkında olmadan zafer kazandığını zannediyor. HTŞ lideri Ebu Muhammed Culani'nin sözleri, yol haritasını kimlerin çizdiğini gösteriyor. Culani diyor ki; "İsrail dahil herkes ile dostluğa hazırız. Esad rejimi, Hizbullah ve İran dışında düşmanımız yok. İsrail'in Lübnan'da Hizbullaha yaptığı bize çok yardımcı oldu." Evet bunlar Suriye'de yaşananları ve patronun kim olduğunu özetleyen sözler.

* Bize yardımcı olan İsrail ile dost olabiliriz.

* Esad, Hizbullah ve İran düşmanımız.

İsrail dostluğu ve İran düşmanlığı Siyonistlerin duymak istedikleri sözler. Bu ifadeler teslimiyette; "İsrail'in varlığının tehdit edilmesine razı olmayan" zihniyetle birebir örtüşüyor. Büyük Ortadoğu Projesi ismi ile kamufle edilerek servis edilen Büyük İsrail Projesi şimdilik adım adım ilerliyor. Acizane böyle bir gecenin sabahından hayır geleceğine inanmıyorum.

Büyük İsrail Projesinin daha fazla büyümesi ve sınırlarını genişletmesine ancak Milli Görüş iktidarı engel olur. Ne var ki, Siyonist propagandalar neticesinde ülkede sıradan vatandaşlar bir yana; çoğu aydın geçinen din adamları ve tasavvuf gurupları bile Milli Görüşün tek siyasi temsilcisi Saadet Partisine cephe almış durumdalar. Yani hasta doktoruna düşman edilmiş.

Allah'ın (c.c.) izni ve Milli Görüş camiasının şuurlu ve inançlı tutumu ile bu sinsi oyun bozulacaktır. Bunun vaktinin geldiğine ve hatta bunun çok yakın olduğuna yürekten inanıyorum.