Vizyon Kuyumcu

Hürriyetçi Eğitim Sen’den Ankara’da Mülakat Eylemi

Gündem 15.10.2023 - 11:38, Güncelleme: 15.10.2023 - 11:38
 

Hürriyetçi Eğitim Sen’den Ankara’da Mülakat Eylemi

100. yıl Hürriyet Buluşması’nda Ata’nın huzurunda ve Ankara Ulus Meydanı’nda Hürriyetçi Eğitim Sendikası üyeleri bir araya geldi. Hürriyetçi Eğitim Sen il teşkilatları ülkenin dört bir tarafından Ankara’ya gelerek Anıtkabir’de Ata’nın huzuruna çıktılar.

Daha sonra Ulus Meydanı’nda sendika üyelerine seslenen Hürriyetçi Eğitim Sendikası Genel Başkanı Levent Kuruoğlu, son zamanlarda eğitim çalışanlarına yönelik gerçekleştirilen şiddet olaylarına tepki göstererek Bakanlığın Öğretmenler Günü’nde önlük değil çelik yelek dağıtması gerektiğini vurgulayarak protesto amaçlı çelik yelek giydi. Ayrıca konuşmanın devamında Bakan Yusuf Tekin’in müsteşarlık döneminde gerçekleştirilen mülakat sistemindeki adaletsizlikleri ve 2014 yılında bir gecede görevden alınan idarecilerin mağduriyetini hatırlatarak mülakatın adaletsizlik meydana getireceğini söyledi. Ayrıca 2023 seçimleri öncesinde Sayın Cumhurbaşkanının ve Eski Milli Eğitim Bakanı’nın “MÜLAKAT KALDIRILACAK” sözünü hatırlatarak gereğinin yapılmasını istedi. Memurların ekonomik sıkıntılarını da gündeme getiren Levent Kuruoğlu, memurların yoksulluk sınırının altında maaş aldığını ve kira fiyatlarının çok yüksek olduğunu, memurların geçim sıkıntısı yaşadığını vurguladı. Memur maaşlarının bugünkü durumunun müsebbibi olan TÜİK’in doğru enflasyon hesabı yapması için abaküs kullanmasını önerdi. Bu konuda iktidar ve yetkili sendikayı da eleştiren Kuruoğlu, memurun ekonomik olarak yok olmasına sebep olan Z(zam)-400 füzesinin maketini meydanda sergiledi. Atama bekleyen öğretmenlerin de katıldığı mitingde Cumhuriyet’in 100. yıl dönümüne istinaden 100 bin kadrolu öğretmen atamasının mülakatsız bir biçimde gerçekleştirilmesini talep etti.   Hürriyetçi Eğitim Sen Genel Başkanı Levent Kuruoğlu, düzenlenen mitingde şunları söyledi:   "BAKAN TEKİN 'YÜZDE YÜZ OLAN MÜLAKAT PUANINI YÜZDE ELLİYE İNDİRİYORUZ' DİYEREK KAMUOYUNU YANILTMIŞTIR" "Bakan Yusuf Tekin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim öncesi 'kamuya alımda mülakatı kaldıracağız' açıklamasının üstüne 'yeni bir mülakat modellemesi getireceğini' açıklamıştır. Böylece Cumhurbaşkanının seçim öncesi verdiği söz çiğnenmiştir. Müsteşarlık döneminde bu mülakat sisteminin mimarlarından olan Yusuf Tekin, o dönemde binlerce kişinin hakkının yenmesine sebep olmuştur. Hatta mağdur edilen binlerce öğretmen adayına Bakan Yusuf Tekin, 'Mülakatın doğası gereği bazı arkadaşlar düşük puan aldı' diyerek, mülakatın adaletsiz bir sistem olduğunu bizzat bu açıklamasıyla itiraf etmiştir.   Zaman içinde KPSS puanına endekslenmiş olan mülakatın tamamen kaldırılacağı söylenmiş fakat Tekin bakan olur olmaz, liyakatsizliğin kapısı olan mülakat sistemini güncelleyerek gençlerin önüne sürmüş ve bunu da medyayı manipüle ederek yapmış, 'yüzde yüz olan mülakat puanını yüzde elliye indiriyoruz' diyerek kamuoyunu yanıltmıştır. Hiçbir öğretmenin niteliğini kırk beş dakikalık bir sunum belirleyemez. 0,1'lik bir puan farkının dahi binlerce kişiyi etkilediği göz önüne alındığında, mülakat denen ucubeliğin her ne olursa olsun nesnel dayanakları bulunmamaktadır.   "ADALET VE LİYAKATİ YERLERE SEREN BU MÜLAKAT SİSTEMİNE İZİN VERMEYECEĞİZ" Türkiye'de mülakat hiçbir zaman yüz güldürmemiş, emek, alın teri ve hayallerin katili olmuştur. Bilinmelidir ki mülakat torpilin kılıfıdır. Arama motoruna 'mülakat' yazarsanız binlerce yandaş ve akraba kayırması haberi görebilirsiniz. Sınavlarda birinci olanların bile nasıl hakkının yendiğini okuyabilirsiniz. Kaldı ki, Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin'in bu konuda sicili kabarıktır. 2014 yılında darbe dönemlerinde bile yaşamadığımız ?ekilde, Türk Milliyetçisi ve Atatürkçü binlerce okul müdürü ve müdür yardımcısının nasıl bir gecede görevden alındığı hafızalarımızdaki tazeliğini korumaktadır.Adalet ve liyakati yerlere seren bu mülakat sistemine izin vermeyeceğiz. Bu ülkenin gençlerinin puanlarının, alın terinin heba olmasına müsaade etmeyeceğiz. Mili Eğitim Bakanı eğitimi, bu ülkeyi, hakkı, adaleti gerçekten düşünüyorsa kendisinin ilan ettiği gibi 68 bin boş norm kadroya mülakatın adının bile geçmediği, 68 bin öğretmen atamasını yapmalıdır.   "EĞİTİM ÇALIŞANLARI YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA MAAŞ ALMAKTADIR" Eğitim çalışanları yoksulluk sınırının altında maaş almaktadır. Emeklilerin durumu vahimdir. Maaşı ile geçinemeyen eğitim çalışanları ve memurlar ev kirasını ve ulaşım giderlerini ödeyemez hale gelmiştir. Yüksek kiralar sebebiyle binlerce eğitim çalışanı memleketlerine veya daha uygun yaşam koşulları olan illere tayin istemektedir. Memur, dört yıl önce maaşının beşte birini kiraya verirken şimdi beşte üçünü kiraya vermek zorunda kalmaktadır. Yaşadığımız hayat pahalılığı ile alakası olmayan enflasyon rakamlarıyla memur maaşlarına yapılan artık, bir zam değil alın terimiz enflasyon yoluyla gasp edilmesidir.   "DERİNLEŞEN EKONOMİK KRİZİN HESABINI KAMU ÇALIŞANLARINA VE EMEKLİLERE ÖDETEMEZ" Son dönemde Maliye Bakanı Mehmet ?imşek'in dillendirdiği 'hedeflenen enflasyona görezam' cümleleri kabul edilemez. Bu ülkede hangi hedeflenen enflasyon tutmuştur? Kimse derinleşen ekonomik krizin hesabını kamu çalışanlarına ve emeklilere ödetemez. Bir saat ek ders ücretiyle bir tost, altı saat ek ders ücretiyle bir kilo et alınamamaktadır. Memurların bir aylık mesai ücretiyle bir öğün yemek yenememektedir. Üniversite çalışanlarına giyim yardımı olarak verilen 48 lira ile toz bezi alınamamaktadır. Çözüm nedir? Çözüm yıllar içerisinde manipüle edilmiş enflasyon oranları sebebiyle alım gücü iyice düşen emekli ve memurlara tüm kayıplarını karşılayacak ve alım gücünü artıracak refah payı uygulamasını harekete geçirmektedir.   "ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU İÇİ BOŞ, UCUBE BİR KANUNDUR" Toplu sözleşme masasında oturan sendikalar kamuoyuna yaptıkları açıklamalarda büyükbaşarı kazandıklarını ifade ediyorlar. Bugün öğretmen, memur bütün kamu çalışanlarının en büyük rakibi sürekli yutkunan ama bir türlü haykıramayan, ağa babaları siyasetçilerden talimat almadan cümle dahi kuramayan sarı sendikaların varlığıdır. Bütün kamu çalışanları sarı sendikacılığı sendikal tarihin çöplüğüne gönderme azim ve kararında olmalıdır. Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu ve Hürriyetçi Eğitim Sen olarak bütün kamu çalışanlarına söz veriyoruz Yutkunanların değil haykıranların sendikası olacağız ve bu alanda sendikal boşluğu dolduracağız. Onları yüzde 2 barajı da kurtaramayacak. Bu sarı sendikalar eninde sonunda memurun ferasetine mağlup olacaklardır. Öğretmenlik Meslek Kanunu içi boş, ucube bir kanundur. Beklentilere asla cevap vermemektedir. Sadece kariyer basamaklarını önceleyen, mesleğimize hiçbir katkısı bulunmayan kanun mu olur? Kariyer basamakları adı altında verdiğiniz sıfatların eğitime ne katkısı vardır? Bu sıfatlar eğitimin hangi kısmında kaliteyi artırmıştır?"
100. yıl Hürriyet Buluşması’nda Ata’nın huzurunda ve Ankara Ulus Meydanı’nda Hürriyetçi Eğitim Sendikası üyeleri bir araya geldi. Hürriyetçi Eğitim Sen il teşkilatları ülkenin dört bir tarafından Ankara’ya gelerek Anıtkabir’de Ata’nın huzuruna çıktılar.

Daha sonra Ulus Meydanı’nda sendika üyelerine seslenen Hürriyetçi Eğitim Sendikası Genel Başkanı Levent Kuruoğlu, son zamanlarda eğitim çalışanlarına yönelik gerçekleştirilen şiddet olaylarına tepki göstererek Bakanlığın Öğretmenler Günü’nde önlük değil çelik yelek dağıtması gerektiğini vurgulayarak protesto amaçlı çelik yelek giydi. Ayrıca konuşmanın devamında Bakan Yusuf Tekin’in müsteşarlık döneminde gerçekleştirilen mülakat sistemindeki adaletsizlikleri ve 2014 yılında bir gecede görevden alınan idarecilerin mağduriyetini hatırlatarak mülakatın adaletsizlik meydana getireceğini söyledi. Ayrıca 2023 seçimleri öncesinde Sayın Cumhurbaşkanının ve Eski Milli Eğitim Bakanı’nın “MÜLAKAT KALDIRILACAK” sözünü hatırlatarak gereğinin yapılmasını istedi. Memurların ekonomik sıkıntılarını da gündeme getiren Levent Kuruoğlu, memurların yoksulluk sınırının altında maaş aldığını ve kira fiyatlarının çok yüksek olduğunu, memurların geçim sıkıntısı yaşadığını vurguladı. Memur maaşlarının bugünkü durumunun müsebbibi olan TÜİK’in doğru enflasyon hesabı yapması için abaküs kullanmasını önerdi. Bu konuda iktidar ve yetkili sendikayı da eleştiren Kuruoğlu, memurun ekonomik olarak yok olmasına sebep olan Z(zam)-400 füzesinin maketini meydanda sergiledi. Atama bekleyen öğretmenlerin de katıldığı mitingde Cumhuriyet’in 100. yıl dönümüne istinaden 100 bin kadrolu öğretmen atamasının mülakatsız bir biçimde gerçekleştirilmesini talep etti.

 

Hürriyetçi Eğitim Sen Genel Başkanı Levent Kuruoğlu, düzenlenen mitingde şunları söyledi:

 

"BAKAN TEKİN 'YÜZDE YÜZ OLAN MÜLAKAT PUANINI YÜZDE ELLİYE İNDİRİYORUZ' DİYEREK KAMUOYUNU YANILTMIŞTIR"

"Bakan Yusuf Tekin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim öncesi 'kamuya alımda mülakatı kaldıracağız' açıklamasının üstüne 'yeni bir mülakat modellemesi getireceğini' açıklamıştır. Böylece Cumhurbaşkanının seçim öncesi verdiği söz çiğnenmiştir. Müsteşarlık döneminde bu mülakat sisteminin mimarlarından olan Yusuf Tekin, o dönemde binlerce kişinin hakkının yenmesine sebep olmuştur. Hatta mağdur edilen binlerce öğretmen adayına Bakan Yusuf Tekin, 'Mülakatın doğası gereği bazı arkadaşlar düşük puan aldı' diyerek, mülakatın adaletsiz bir sistem olduğunu bizzat bu açıklamasıyla itiraf etmiştir.

 

Zaman içinde KPSS puanına endekslenmiş olan mülakatın tamamen kaldırılacağı söylenmiş fakat Tekin bakan olur olmaz, liyakatsizliğin kapısı olan mülakat sistemini güncelleyerek gençlerin önüne sürmüş ve bunu da medyayı manipüle ederek yapmış, 'yüzde yüz olan mülakat puanını yüzde elliye indiriyoruz' diyerek kamuoyunu yanıltmıştır. Hiçbir öğretmenin niteliğini kırk beş dakikalık bir sunum belirleyemez. 0,1'lik bir puan farkının dahi binlerce kişiyi etkilediği göz önüne alındığında, mülakat denen ucubeliğin her ne olursa olsun nesnel dayanakları bulunmamaktadır.

 

"ADALET VE LİYAKATİ YERLERE SEREN BU MÜLAKAT SİSTEMİNE İZİN VERMEYECEĞİZ"
Türkiye'de mülakat hiçbir zaman yüz güldürmemiş, emek, alın teri ve hayallerin katili olmuştur. Bilinmelidir ki mülakat torpilin kılıfıdır. Arama motoruna 'mülakat' yazarsanız binlerce yandaş ve akraba kayırması haberi görebilirsiniz. Sınavlarda birinci olanların bile nasıl hakkının yendiğini okuyabilirsiniz. Kaldı ki, Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin'in bu konuda sicili kabarıktır. 2014 yılında darbe dönemlerinde bile yaşamadığımız ?ekilde, Türk Milliyetçisi ve Atatürkçü binlerce okul müdürü ve müdür yardımcısının nasıl bir gecede görevden alındığı hafızalarımızdaki tazeliğini korumaktadır.Adalet ve liyakati yerlere seren bu mülakat sistemine izin vermeyeceğiz. Bu ülkenin gençlerinin puanlarının, alın terinin heba olmasına müsaade etmeyeceğiz. Mili Eğitim Bakanı eğitimi, bu ülkeyi, hakkı, adaleti gerçekten düşünüyorsa kendisinin ilan ettiği gibi 68 bin boş norm kadroya mülakatın adının bile geçmediği, 68 bin öğretmen atamasını yapmalıdır.

 

"EĞİTİM ÇALIŞANLARI YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA MAAŞ ALMAKTADIR"
Eğitim çalışanları yoksulluk sınırının altında maaş almaktadır. Emeklilerin durumu vahimdir. Maaşı ile geçinemeyen eğitim çalışanları ve memurlar ev kirasını ve ulaşım giderlerini ödeyemez hale gelmiştir. Yüksek kiralar sebebiyle binlerce eğitim çalışanı memleketlerine veya daha uygun yaşam koşulları olan illere tayin istemektedir. Memur, dört yıl önce maaşının beşte birini kiraya verirken şimdi beşte üçünü kiraya vermek zorunda kalmaktadır. Yaşadığımız hayat pahalılığı ile alakası olmayan enflasyon rakamlarıyla memur maaşlarına yapılan artık, bir zam değil alın terimiz enflasyon yoluyla gasp edilmesidir.

 

"DERİNLEŞEN EKONOMİK KRİZİN HESABINI KAMU ÇALIŞANLARINA VE EMEKLİLERE ÖDETEMEZ"
Son dönemde Maliye Bakanı Mehmet ?imşek'in dillendirdiği 'hedeflenen enflasyona görezam' cümleleri kabul edilemez. Bu ülkede hangi hedeflenen enflasyon tutmuştur? Kimse derinleşen ekonomik krizin hesabını kamu çalışanlarına ve emeklilere ödetemez. Bir saat ek ders ücretiyle bir tost, altı saat ek ders ücretiyle bir kilo et alınamamaktadır. Memurların bir aylık mesai ücretiyle bir öğün yemek yenememektedir. Üniversite çalışanlarına giyim yardımı olarak verilen 48 lira ile toz bezi alınamamaktadır. Çözüm nedir? Çözüm yıllar içerisinde manipüle edilmiş enflasyon oranları sebebiyle alım gücü iyice düşen emekli ve memurlara tüm kayıplarını karşılayacak ve alım gücünü artıracak refah payı uygulamasını harekete geçirmektedir.

 

"ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU İÇİ BOŞ, UCUBE BİR KANUNDUR"
Toplu sözleşme masasında oturan sendikalar kamuoyuna yaptıkları açıklamalarda büyükbaşarı kazandıklarını ifade ediyorlar. Bugün öğretmen, memur bütün kamu çalışanlarının en büyük rakibi sürekli yutkunan ama bir türlü haykıramayan, ağa babaları siyasetçilerden talimat almadan cümle dahi kuramayan sarı sendikaların varlığıdır. Bütün kamu çalışanları sarı sendikacılığı sendikal tarihin çöplüğüne gönderme azim ve kararında olmalıdır. Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu ve Hürriyetçi Eğitim Sen olarak bütün kamu çalışanlarına söz veriyoruz Yutkunanların değil haykıranların sendikası olacağız ve bu alanda sendikal boşluğu dolduracağız. Onları yüzde 2 barajı da kurtaramayacak. Bu sarı sendikalar eninde sonunda memurun ferasetine mağlup olacaklardır. Öğretmenlik Meslek Kanunu içi boş, ucube bir kanundur. Beklentilere asla cevap vermemektedir. Sadece kariyer basamaklarını önceleyen, mesleğimize hiçbir katkısı bulunmayan kanun mu olur? Kariyer basamakları adı altında verdiğiniz sıfatların eğitime ne katkısı vardır? Bu sıfatlar eğitimin hangi kısmında kaliteyi artırmıştır?"

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve samsunetikhaber3.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.