Vizyon Kuyumcu

İnce Ve Oğan Neden Aday?

Gündem 17.04.2023 - 01:33, Güncelleme: 26.05.2023 - 11:54
 

İnce Ve Oğan Neden Aday?

Cumhurbaşkanlığı seçiminde 4 aday var. Bu durum da seçim ilk turda biter mi? Bana göre büyük ihtimal ikinci tura kalacak.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde 4 aday var.   Bu durum da seçim ilk turda biter mi?   Bana göre büyük ihtimal ikinci tura kalacak.   Hiçbir lider ilk turda yüzde ellinin üzerine çıkamayacak gibi gözüküyor.   Ama yine de net bir söylemek imkânsız.   Son anda yapılacak bir hata oyları küme halin de bir lidere taşıyabilir ve seçim ilk turda bitebilir.   İki adaydan biri yani Sayın Recep Tayyip Erdoğan veya Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’ndan biri, ilk turda olmadı ikinci turda ipi göğüsleyecek gibi görünüyor.   Diğer adaylardan Muharrem İnce ve Sinan Oğan neden aday oldular?   Anlaşırlar gibi değil.   Sonuç olarak yapılan tüm anketlerde oy oranları belli.   Tamam, belli bir oranda oyları var ama bu oylar her ikisinden birini Cumhurbaşkanı yapacak güçte değil.   Sonuç olarak bir sağ oyları diğeri sol oyları bölecek.   Ve seçilme şansları olmayan bu iki aday yüzünden belki de seçimler ikinci tura kalacak.   Düşünsenize bir puan farkla seçimler ikinci tura kaldı diyelim;   Seçimlerin ikinci tura kalması hem ekonomik olarak ülkeye bir külfeti olacak, (çünkü seçim maliyetleri milyonlarca liraya mal olacak) hem de vatandaş külfet olacak.   Çünkü herkesin bir planı programı var kimi il dışından oy kullanmaya gelecek kimi belki tatil düğün ya da buna benzer etkinlikleri iptal edecek.   Sonuç olarak seçimler ikinci tura kalırsa bu durumdan çıkacak tüm olumsuzların bedeli Muharrem İnce ve Sinan Oğan’a çıkartılacak.   Bu bedelin altından çıkabilirler mi bilmiyorum ama ödeyecekleri bedel kesinlikle ağır olacaktır.   Diğer bir konu eskiden koalisyonlardan çok şikâyet ederdik.   En çok şikâyet siyasilerden gelirdi.   Hükümet kurulurken sorunlar çıkar ortaklar bakanlık paylaşımında çıkmaza girer sonuç olarak başarısız bir koalisyon da ortaklar birbirini suçlardı.   Başkanlık sistemi ile ülkemizde koalisyon ortaklığı sona erecekti.   Hani eski siyasiler hep şunu derdi ya:   “Tek başımıza bize iktidarı verin biz ülkeyi uçururuz”   Tamam başkanlık sistemi bu durumu getirip koalisyonu bitirmeyecek miydi?   Bitirecekti...   Çünkü başkanlığı savunanların en çok dile getirdiği konulardan biride buydu.   Ama ne oldu?   Koalisyonun adı ittifak oldu, önceden iki ortaklı en fazla üç ortaklı koalisyonlar gitti yerine beş ortaklı altı ortaklı ittifaklar geldi.   Vekil seçimleri bile ortak oldu.   Ya eskiden en azından partilerin vekilleri ayrı seçilir tek başına iktidar olacak parti yoksa o zaman koalisyon kurulurdu.   Bu gün daha seçim olmadan vekiller ittifak adı altın da tek listede seçime giriyor.   Hatta seçim olmadan alacakları bakanlıkların pazarlığı yapılıyor.   Kısaca bu sisteme göre daha seçim bitmeden koalisyonlar kuruluyor.   Bu duruma göre de seçim bittikten sonra koalisyon hükümeti kurmayı bırakın, koalisyon olmadan seçime girilmiyor.   Hani bu ülke koalisyonlardan çok çekmişti?   Şimdi koalisyon ya da yeni adıyla ittifak olmadan seçime girilmiyor.   Şimdi birileri çıkacak yetki Cumhurbaşkanın da diyecek.   O zaman 600 vekil ne işe yarıyor?   Ya da seçilen Cumhurbaşkanın karşısın da meclis çoğunluğu muhalefette olursa sonuç ne olur?   Ya da tüm yetki Cumhurbaşkanındaysa bakanlıklar neden paylaşılıyor?   Ya da yetki cumhurbaşkanındaysa tüm kararları o verecekse bakanlar ne işe yarıyor?   Ben onu bunu bilmem geçmişte koalisyonlardan şikâyet edenler, bu gün bu sistemle koalisyonsuz iktidar olamayacak duruma getirdiler ülkeyi.   Zaten sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'da mevcut sistem de bir takım düzenlemelerin olabileceğini belirtti.   Zaten bizim en büyük hatamız bu.   Biz bir karar alırken aldığımız kararın eksisini artısını iyice araştırmadan uygulamak yerine denem yanılma ile kararın sonucunu öğreniyoruz.   Yani kararı alıyoruz eğer kararımız hatalıysa yanılmışız diyoruz.   Ama o yanılmayı anlayana kadar geçen yılların ceremesini çok uzun yıllar çekiyoruz.   Sulu pirinç tarlasına buğday ekersen o buğday yetişmez.   Ama deneyim göreyim dersen o yıl aç kalma riskin çok yüksek olur.   Ya da bir tatlı su gölünün tüm balıklarını çıkartıp orada hamsi yetiştirmeye çalışırsan tatlı suda hamsi yetişmediğini deneyerek anlarsın ama tüm gölü balıksız bırakmış olursun.   Bu yüzden bazı kararlar iyice analiz etmeden araştırılmadan uygulanmaz.   Şimdi bir vatandaş diyelim ki CHP li ama CHP listesinde Saadet Partili vekile oy vermiş olacak.   Ya da bir vatandaş AKP li ama AKP listesindeki HÜDAPAR'lı bir vekile oy verecek.   Tuhaf bir durum.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde 4 aday var. Bu durum da seçim ilk turda biter mi? Bana göre büyük ihtimal ikinci tura kalacak.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde 4 aday var.

 

Bu durum da seçim ilk turda biter mi?

 

Bana göre büyük ihtimal ikinci tura kalacak.

 

Hiçbir lider ilk turda yüzde ellinin üzerine çıkamayacak gibi gözüküyor.

 

Ama yine de net bir söylemek imkânsız.

 

Son anda yapılacak bir hata oyları küme halin de bir lidere taşıyabilir ve seçim ilk turda bitebilir.

 

İki adaydan biri yani Sayın Recep Tayyip Erdoğan veya Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’ndan biri, ilk turda olmadı ikinci turda ipi göğüsleyecek gibi görünüyor.

 

Diğer adaylardan Muharrem İnce ve Sinan Oğan neden aday oldular?

 

Anlaşırlar gibi değil.

 

Sonuç olarak yapılan tüm anketlerde oy oranları belli.

 

Tamam, belli bir oranda oyları var ama bu oylar her ikisinden birini Cumhurbaşkanı yapacak güçte değil.

 

Sonuç olarak bir sağ oyları diğeri sol oyları bölecek.

 

Ve seçilme şansları olmayan bu iki aday yüzünden belki de seçimler ikinci tura kalacak.

 

Düşünsenize bir puan farkla seçimler ikinci tura kaldı diyelim;

 

Seçimlerin ikinci tura kalması hem ekonomik olarak ülkeye bir külfeti olacak, (çünkü seçim maliyetleri milyonlarca liraya mal olacak) hem de vatandaş külfet olacak.

 

Çünkü herkesin bir planı programı var kimi il dışından oy kullanmaya gelecek kimi belki tatil düğün ya da buna benzer etkinlikleri iptal edecek.

 

Sonuç olarak seçimler ikinci tura kalırsa bu durumdan çıkacak tüm olumsuzların bedeli Muharrem İnce ve Sinan Oğan’a çıkartılacak.

 

Bu bedelin altından çıkabilirler mi bilmiyorum ama ödeyecekleri bedel kesinlikle ağır olacaktır.

 

Diğer bir konu eskiden koalisyonlardan çok şikâyet ederdik.

 

En çok şikâyet siyasilerden gelirdi.

 

Hükümet kurulurken sorunlar çıkar ortaklar bakanlık paylaşımında çıkmaza girer sonuç olarak başarısız bir koalisyon da ortaklar birbirini suçlardı.

 

Başkanlık sistemi ile ülkemizde koalisyon ortaklığı sona erecekti.

 

Hani eski siyasiler hep şunu derdi ya:

 

“Tek başımıza bize iktidarı verin biz ülkeyi uçururuz”

 

Tamam başkanlık sistemi bu durumu getirip koalisyonu bitirmeyecek miydi?

 

Bitirecekti...

 

Çünkü başkanlığı savunanların en çok dile getirdiği konulardan biride buydu.

 

Ama ne oldu?

 

Koalisyonun adı ittifak oldu, önceden iki ortaklı en fazla üç ortaklı koalisyonlar gitti yerine beş ortaklı altı ortaklı ittifaklar geldi.

 

Vekil seçimleri bile ortak oldu.

 

Ya eskiden en azından partilerin vekilleri ayrı seçilir tek başına iktidar olacak parti yoksa o zaman koalisyon kurulurdu.

 

Bu gün daha seçim olmadan vekiller ittifak adı altın da tek listede seçime giriyor.

 

Hatta seçim olmadan alacakları bakanlıkların pazarlığı yapılıyor.

 

Kısaca bu sisteme göre daha seçim bitmeden koalisyonlar kuruluyor.

 

Bu duruma göre de seçim bittikten sonra koalisyon hükümeti kurmayı bırakın, koalisyon olmadan seçime girilmiyor.

 

Hani bu ülke koalisyonlardan çok çekmişti?

 

Şimdi koalisyon ya da yeni adıyla ittifak olmadan seçime girilmiyor.

 

Şimdi birileri çıkacak yetki Cumhurbaşkanın da diyecek.

 

O zaman 600 vekil ne işe yarıyor?

 

Ya da seçilen Cumhurbaşkanın karşısın da meclis çoğunluğu muhalefette olursa sonuç ne olur?

 

Ya da tüm yetki Cumhurbaşkanındaysa bakanlıklar neden paylaşılıyor?

 

Ya da yetki cumhurbaşkanındaysa tüm kararları o verecekse bakanlar ne işe yarıyor?

 

Ben onu bunu bilmem geçmişte koalisyonlardan şikâyet edenler, bu gün bu sistemle koalisyonsuz iktidar olamayacak duruma getirdiler ülkeyi.

 

Zaten sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'da mevcut sistem de bir takım düzenlemelerin olabileceğini belirtti.

 

Zaten bizim en büyük hatamız bu.

 

Biz bir karar alırken aldığımız kararın eksisini artısını iyice araştırmadan uygulamak yerine denem yanılma ile kararın sonucunu öğreniyoruz.

 

Yani kararı alıyoruz eğer kararımız hatalıysa yanılmışız diyoruz.

 

Ama o yanılmayı anlayana kadar geçen yılların ceremesini çok uzun yıllar çekiyoruz.

 

Sulu pirinç tarlasına buğday ekersen o buğday yetişmez.

 

Ama deneyim göreyim dersen o yıl aç kalma riskin çok yüksek olur.

 

Ya da bir tatlı su gölünün tüm balıklarını çıkartıp orada hamsi yetiştirmeye çalışırsan tatlı suda hamsi yetişmediğini deneyerek anlarsın ama tüm gölü balıksız bırakmış olursun.

 

Bu yüzden bazı kararlar iyice analiz etmeden araştırılmadan uygulanmaz.

 

Şimdi bir vatandaş diyelim ki CHP li ama CHP listesinde Saadet Partili vekile oy vermiş olacak.

 

Ya da bir vatandaş AKP li ama AKP listesindeki HÜDAPAR'lı bir vekile oy verecek.

 

Tuhaf bir durum.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve samsunetikhaber3.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.