Bu Yazı Sandıklar Açılmadan Kaleme Alınmıştır..!

Yazımı Pazar seçim günü saat 15.20 de yazıyorum. Siz değerli okurlarım bu yazı okuduğunuz da seçim sonuçları belli olmuş olacak!   Sonuç olarak bir taraf kazanacak.   Yarın bir gün seçilenlerin hepsi mecliste takarak tukara yapacaklar, her ay 70 – 80 bin lira maaşlarını ceplerine indirecekler. Birçok sosyal statüden yararlanacaklar. Görev süreleri bittiğin de bu günün parası 50 bin lira civarın da emekli maaşı alacaklar. Onların da ailelerinin de hayatları tıkırında olacak.   Belki ittifaklar değişecek. Dün birbirine hakaret eden siyasiler yarın kol kola girecek.   Mesela Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu, Temel Karamollaoğlu, Meral Akşener ve Kemal Kılıçdaroğlu daha önce birbirlerini yerden yere vururken bugün sarmaş dolaş kuzu sarması oldular.   Ya da Devlet Bahçeli, Tayyip Erdoğan, Süleyman Soylu, Sinan Ogan, Numan Kurtulmuş daha önce birbirlerini yerden yere vururken bu gün sarmaş dolaş kuzu sarmasılar.   Daha düne kadar bir birlerine hakaret edenler bu gün bir birini öpüp kokluyor birbirlerine iltifatlar ediyorlar.   Siyaset bu. Yarın bir gün yine her şey değişir.   CHP ile MHP ittifak yapar mıydı?   Yaptı...   Yarın AKP ile CHP ittifak yapar mı? Yapabilir. Siyaset bu.   Peki ya SEN! Sen ne yapacaksın?   Senin liderin terörist dedi diye, sende karşı seçmene yani komşuna arkadaşına terörist dedin ya!   Siyaset için kırdığın arkadaşının komşunun yüzüne nasıl bakacaksın?   Mesela Sayın Devlet bahçeli ile Sayın Kemal Kılıçdaroğlu tekrar bir araya gelebilir.   Ya da bir de bakarsın ki! AKP ve CHP bir araya gelebilir. Bir birlerine söyledikleri her şeyi unutabilirler.   Bak geçmişe.   Sayın Devlet Bahçeli ve Sayın Tayyip Erdoğan’ın birlerine söyledikleri hakaret dolu sözler arşivlerde duruyor.   Ya da Sayın Ahmet Davutlu AK Parti de başbakanken. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve Ahmet Davutoğlu’nun hatta Ali Babacan’ın birbirlerine söyledikleri arşivlerde duruyor.   Daha düne kadar Sinan Ogan’ın söyledikleri ortada da duruyor.   Süleyman Soylu’un, Numan Kurtulmuş’un Ak Parti hakkında söyledikleri ortada.   Azıcık aklıselim olanlar girip bakabilirler arşivlere.   Peki, bu gün ne durumdalar? Düne kadar birbirlerine hakaret ettiler bu gün can ciğerler.   Ama bir bakarsın bugün canım dediklerine yarın tekrar canın çıksın derler mi? Derler. Siyasiler için bunlar normal. Onlar için dün dündür bugün bugündür.   HDP ve HÜDAPAR ile kol kola girende bunlar değil mi?   Bu gün siyasiler onların liderleri birbirlerine, karşı görüştekilere terörist derken. Sen de onlarla birlikte karşı görüştekilere terörist dedin ya!   Oysa o terörist dediklerin için de arkadaşın komşun hatta akraban bile vardı içlerinde.   Şimdi tekrar soruyorum; yarın bir gün ittifaklar değişirse, siyasiler menfaat için her şeyi unutup ittifak yaparlarsa!   Sen ne yapacaksın?   O siyasilerin ağzıyla kırdığın dostlarının gönlünü tekrar kazanabilecek misin?   Peki, senin o komşun o arkadaşın her şeyi unutup sana hakkını helal eder mi? Senin düğününe cenazene gelir mi? Bak bunlar için beni kırdın değdi mi? Derse, ne cevap vereceksin?   Hiç mi yüzün kızarmayacak utanmayacak mısın?   Bak sana bir nasihat vereyim. Aslında o hakaretlerin hepsini farkın da olmadan kendine yapıyorsun.   Nasıl mı?   Diyelim sen A partilisin A partin ile C partin ittifak yaparken sen B partisine hakaret ediyordun, diyelim ki hırsız diyordun. Sonra senin A partinin lideri hop B partisi ile ittifak yaptı. Ne oldu? Sen şimdi hırsız dediğin B partisiyle ortak olunca sen hırsız olmuş olmuyor musun?    İşte geçmiş örneği. MHP ile CHP ittifakken AKP için ne diyorlardı? Ya da AKP onlara ne diyordu? Sonra MHP ve AKP ittifak yapınca CHP ye ne dediler?   CHP onlara ne dedi?   Hatırlıyor musun?    Hadi onlar bugün dediklerini yaladılar yuttular. Sen yutabilecek misin dediklerini? Hadi sen de dedikleri yuttun diyelim. O hakaret ettiğin arkadaşın komşun senin dediklerini unutup yutacak mı?   Değmez siyaset için kalp kırmaya değmez.   Not: sözüm siyasiler için dostlarını komşularını arkadaşlarını kıranlara.