Vizyon Kuyumcu

Ülkemizdeki Kısır Döngü

Gündem 06.05.2024 - 01:54, Güncelleme: 06.05.2024 - 01:54
 

Ülkemizdeki Kısır Döngü

Başka ülkeleri bilmem, ama "ben çektim oda çeksin" anlayışı ne yazık ki biz de biraz var.

Mesela; askerlik yapanlar bilir. Acemi erler, usta erler tarafından biraz ezilirdi (en azından benim zamanımda öyleydi) gerekçeleri ben de acemiyken ezildim. Ezilenler benim alt devrelerim de ezilsin mantığıyla hareket ederlerdi. Beni ezdiler ama ben alt devrelere bana yapılanları yapmayacağım diyen çok az kişi olurdu. Hatta okullar da bile olurdu bu durum! Lise son öğrencileri liseye yeni başlayan öğrencilere sert davranırdı. Sonuç olarak onlarda öğrenciydi liseye yeni başlayanlarda öğrenciydi arada ki tek fark birinin diğerinden bir iki yaş büyük olmasıydı.  Bu örnekleri birçok farklı alanlarda verebilirim. Yıllar önce türbanlı öğrencilerin okula gidemediği günleri iyi biliyoruz. Birçok kız çocuğu bu yüzden üniversitelere gidemediler. Gidenlerde peruk takarak kendilerince bir çözüm bulmaya çalıştılar. Devletin birçok kurumun da çalışan memurlar türbanlı olarak işe gidemezdi. Sonra iktidarlar değişti yeni gelen iktidar türban sorununu çözdü, öğrenciler türbanlı olarak okula gidebildi kamuda görevli memurlar türbanlı olarak işe gitmeye başladılar. Olması gerek de buydu zaten, kimse dini inançları yüzünden ya da örf ve adetleri yüzünden dışlanmaması gerekirdi. Peki, sonra ne oldu? Zamanın da bize yapıldı bize yasaklar kısıtlamalar getirildi diye, bu sefer karşı görüşteki insanların yaşantısına kısıtlamalar geldi. Alkol kullananlara içki satışında saat kısıtlaması getirildi gece 22.oo den sonra satış yasağı konuldu. Eğlence yerlerine kısıtlama geldi, konserlere ambargo konuldu. Kısaca geçmişte yasaklardan şikâyet edenler gücü ele geçirince kendileri gibi düşünmeyenlere yasaklar koymaya başladılar. Bir nevi bize yapıldı şimdi bizde size yapıyoruz havası yaratıldı. Bunları neden yazdım açıklayayım: Bir önceki dönem özellikle İstanbul ve Ankara belediye başkanlıklarını CHP kazanmıştı ama meclis çoğunluğu AKP ve MHP deydi. Hatta Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan meclis çoğunluğu kendilerinde olduğu için topla ördek yakıştırması yapmıştı. Sonrasın da hem Ekrem İmamoğlu hem de Mansur Yavaş bu durumdan çok şikâyet etmeye başladılar. Çünkü CHP’nin verdiği birçok önerge AKP ve MHP üyeleri tarafından ret ediliyordu. Doğru ya da yanlış birçok önerge gerçekten de ret edildi. Bu durum doğru muydu? Değildi. Doğru bir fikir kimden gelirse desteklenmeli yanlışsa da ret edilmeliydi. Gün olur harman olur misali gün geldi en son seçimleri CHP’nin belediye başkan adayları kazandı hatta meclis çoğunluğunu da onlar aldı. Ama bu sefer de sosyal medya da AKP’nin verdiği önergelere CHP’li meclis üyelerinin ret oyu verdikleri görüntüler yayınlamaya başladı. Paylaşanların çoğu da “nasıl oluyormuş” gibi başlıklar attı. Yani “siz yaptınız sıra bizde” mantığı yine ortaya çıktı. Bir zamanlar topal ördek yakıştırması yapılanlar gücü ele alınca intikam alır gibi kendilerine yapılanların aynısını yapmaya başladılar. En azından tarafları bunu böyle gösterir paylaşımlar yapmaya başladılar. Oysa ne diyor Mevlana: “Sana taş atana sen gül at. Gül at ki ellerin gül koksun” Yani diyor ki Mevlana! “Kötülüğe karşı iyilikle mücadele et, kötülüğü iyilikle mağlup et, kötülüğe karşı panzehir ol.” Ne güzel demiş Mevlana... Keşke tüm insanlık böyle olsa insanlar dini, ırkı, siyasi görüşü, hayat görüşü, ten rengi, mezhebi, düşünceleri tarafından ezilmese hor görülmese. Bu nedenlerden dolayı geçmişte ezilenler gücü ele geçirince aynısını yapmasalar, kötülüğü iyilikle yenmeye çalışsalar nasıl olur? Hayat çok daha güzel olurdu... Elbette istisnayı durumlar olabilir bazen hak edene hakkını vermek gerekebilir, sana ısrarla kötülük yapana hak ettiği uygulama yapılabilir ama geçmişte bana yapıldı diye her kötülüğün aynısını, güç sana geçince yapmak son derece yanlış olur. Bazen kişilerin yapmış olduğu hatalarını cezalandırırken farkında olmadan birçok masumları da cezalandırmış olabiliriz. Mevlana’nın dediği gibi taş atana gül atmak daha erdemli bir davranış olabilir. Umarım ülkemizi idare edenler Mevlana’dan ders alırlar.
Başka ülkeleri bilmem, ama "ben çektim oda çeksin" anlayışı ne yazık ki biz de biraz var.

Mesela; askerlik yapanlar bilir. Acemi erler, usta erler tarafından biraz ezilirdi (en azından benim zamanımda öyleydi) gerekçeleri ben de acemiyken ezildim. Ezilenler benim alt devrelerim de ezilsin mantığıyla hareket ederlerdi. Beni ezdiler ama ben alt devrelere bana yapılanları yapmayacağım diyen çok az kişi olurdu. Hatta okullar da bile olurdu bu durum! Lise son öğrencileri liseye yeni başlayan öğrencilere sert davranırdı. Sonuç olarak onlarda öğrenciydi liseye yeni başlayanlarda öğrenciydi arada ki tek fark birinin diğerinden bir iki yaş büyük olmasıydı.

 Bu örnekleri birçok farklı alanlarda verebilirim.

Yıllar önce türbanlı öğrencilerin okula gidemediği günleri iyi biliyoruz. Birçok kız çocuğu bu yüzden üniversitelere gidemediler. Gidenlerde peruk takarak kendilerince bir çözüm bulmaya çalıştılar. Devletin birçok kurumun da çalışan memurlar türbanlı olarak işe gidemezdi. Sonra iktidarlar değişti yeni gelen iktidar türban sorununu çözdü, öğrenciler türbanlı olarak okula gidebildi kamuda görevli memurlar türbanlı olarak işe gitmeye başladılar. Olması gerek de buydu zaten, kimse dini inançları yüzünden ya da örf ve adetleri yüzünden dışlanmaması gerekirdi.

Peki, sonra ne oldu?

Zamanın da bize yapıldı bize yasaklar kısıtlamalar getirildi diye, bu sefer karşı görüşteki insanların yaşantısına kısıtlamalar geldi. Alkol kullananlara içki satışında saat kısıtlaması getirildi gece 22.oo den sonra satış yasağı konuldu. Eğlence yerlerine kısıtlama geldi, konserlere ambargo konuldu. Kısaca geçmişte yasaklardan şikâyet edenler gücü ele geçirince kendileri gibi düşünmeyenlere yasaklar koymaya başladılar. Bir nevi bize yapıldı şimdi bizde size yapıyoruz havası yaratıldı.

Bunları neden yazdım açıklayayım:

Bir önceki dönem özellikle İstanbul ve Ankara belediye başkanlıklarını CHP kazanmıştı ama meclis çoğunluğu AKP ve MHP deydi. Hatta Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan meclis çoğunluğu kendilerinde olduğu için topla ördek yakıştırması yapmıştı. Sonrasın da hem Ekrem İmamoğlu hem de Mansur Yavaş bu durumdan çok şikâyet etmeye başladılar. Çünkü CHP’nin verdiği birçok önerge AKP ve MHP üyeleri tarafından ret ediliyordu. Doğru ya da yanlış birçok önerge gerçekten de ret edildi. Bu durum doğru muydu? Değildi. Doğru bir fikir kimden gelirse desteklenmeli yanlışsa da ret edilmeliydi.

Gün olur harman olur misali gün geldi en son seçimleri CHP’nin belediye başkan adayları kazandı hatta meclis çoğunluğunu da onlar aldı. Ama bu sefer de sosyal medya da AKP’nin verdiği önergelere CHP’li meclis üyelerinin ret oyu verdikleri görüntüler yayınlamaya başladı. Paylaşanların çoğu da “nasıl oluyormuş” gibi başlıklar attı. Yani “siz yaptınız sıra bizde” mantığı yine ortaya çıktı. Bir zamanlar topal ördek yakıştırması yapılanlar gücü ele alınca intikam alır gibi kendilerine yapılanların aynısını yapmaya başladılar. En azından tarafları bunu böyle gösterir paylaşımlar yapmaya başladılar.

Oysa ne diyor Mevlana:

“Sana taş atana sen gül at. Gül at ki ellerin gül koksun” Yani diyor ki Mevlana! “Kötülüğe karşı iyilikle mücadele et, kötülüğü iyilikle mağlup et, kötülüğe karşı panzehir ol.”

Ne güzel demiş Mevlana...

Keşke tüm insanlık böyle olsa insanlar dini, ırkı, siyasi görüşü, hayat görüşü, ten rengi, mezhebi, düşünceleri tarafından ezilmese hor görülmese. Bu nedenlerden dolayı geçmişte ezilenler gücü ele geçirince aynısını yapmasalar, kötülüğü iyilikle yenmeye çalışsalar nasıl olur?

Hayat çok daha güzel olurdu...

Elbette istisnayı durumlar olabilir bazen hak edene hakkını vermek gerekebilir, sana ısrarla kötülük yapana hak ettiği uygulama yapılabilir ama geçmişte bana yapıldı diye her kötülüğün aynısını, güç sana geçince yapmak son derece yanlış olur. Bazen kişilerin yapmış olduğu hatalarını cezalandırırken farkında olmadan birçok masumları da cezalandırmış olabiliriz.

Mevlana’nın dediği gibi taş atana gül atmak daha erdemli bir davranış olabilir.

Umarım ülkemizi idare edenler Mevlana’dan ders alırlar.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve samsunetikhaber3.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.