Her zaman dediğim bir şey var esnaf bu ülkenin üvey evladıdır.
Esnaf sessizdir, esnaf eylem yapmayandır, esnaf bu ülkede hakkını alamayandır.
Esnaf ülkeyi yönetenlerin gündemlerinde hep en son plandadır.
Beni takip edenler yazılarımı okuyanlar çok iyi bilirler.
Emekli maaşlarındaki haksız dağılımı, prim günlerinde ki haksızlığı, prim ödemelerindeki haksızlığı, esnafa anayasanın 173. maddesinin uygulanmasını, esnafa KDV indirimi olması gerektiğini, esnafın iş için kullandığı alımlarda ÖTV’nin kalkması gerektiğini, esnafın doğalgaz, su, elektrik, mazot gibi kullanımlarında en azından mesken fiyatları oranında ücretlendirilmesi gerektiğini.
Esnafın ticaret için alacağı araçlar da ÖTV ve KDV indirimi olması gerektiğini yazdım durdum.
Ben bunları tam 20 senedir diyorum.
Esnaf zor durum da diyorum.
Küçük esnafı tüccarla tacirle şirketlerle karıştırmayın diyorum.
Her şeyin bakanlığı var, Esnaf Bakanlığı’nın da kurulması gerektiğini söylüyorum.
Bunlar esnafın haklarıydı.
Fazlası da var.
En babasıyla çıkar her yerde esnafın bu haklarını tartışırım.
Sonuç olarak hükümetimiz bir açıklama yaptı.
Ne dedi?
"Esnafın Bağ-Kur primleri SSK primleri ile eşitlenecek" dedi.
Yani bir esnaf emekli olmak için 9 bin prim ödemesi gerekirken SSK'lı çalışan 7 bin 200 gün prim ödüyordu.
Şimdi bu eşitlendi.
"Teşekkür ederiz Allah razı olsun helal olsun" dememiz gerekiyorsa diyelim tamam.
Ama kardeşim kimse kusura bakmasın da benim aklıma neden bu gün sorusu geliyor.
Ne oldu da esnaf bir anda idarecilerimizin aklına geldi?
Seçimin bununla ilgisi olabilir mi?
Bu yapılan prim gün sayısı indirimi esnafın hakkı olduğu için verildiyse neden onlarca yıl beklendi?
Yok eğer seçim kaygısıyla ise, o zaman idarecilerin adalet anlayışı seçim zamanlarında mı akıllarına geliyor?
Yazık!
Ayrıca diğer saydıklarım olmadıkça, bu yapılan YETMEZ.
Yani esnafın giderlerinin azaltılmadığı sürece emekli olmak için prim ödeyemiyor ki, günleri düşürülse ne olur!?
Şimdi bir iki siyasi şakşakçı çıkıp beni eleştiriyor.
“Esnaf vergi zaten vermiyor” diyor.
Hadi oradan hadi!
Esnaf aldığı nefeste vergi var.
Bir esnaf ticaret yapıp evini geçindirmek, yanında insan çalıştırmak, onların primlerini ödemek, vergisini stopajını ödemek için aldığı kullandığı her üründe vergi var.
Düne kadar bir şoför esnafı araç alımında KDV, ÖTV ödemiyor muydu?
Bir şoför ticaret yapmak için kullandığı mazotta KDV, ÖTV yok mu?
Hem alırken vergi ödeyip hem de kazancından vergi ödemiyor mu?
"Bir kuaför yine bu saydıklarım için aldığı kullanıp paraya çevirdiği iş malzemelerin de KDV, ÖTV ödemiyor mu? Ayrıca yine kazancından da vergi ödemiyor mu?
İş için kullandığı elektrik su doğal gaz gibi giderlerini meskenlere göre daha fazla ödemiyor mu?
İş için kullandığı malzemelere vergi öde, sonrasın da kazancından vergi öde.
Hadi o beni eleştirenler cevap versin nasıl ödemiyor.
Ya arkadaş salgın dönemin de maaşlı çalışanlar tıkır tıkır maaşlarını alırken, yetkililer esnafın dükkânlarını kapattırdı.
Peki, esnafın giderlerini kim karşıladı?
Kahvehane ve buna benzer iş yeri işletenlere aylarca iş yeri açtırılmadı.
Aylarca bu esnafın kirasını evinin giderini primlerini kim ödedi?
Esnaf bu ülke de kendi ayakları üzerin de duran ve devletine hiçbir külfeti olmayan camiaların başında gelir.
Bunu sık sık yazıyorum tekrar yazacağım.
Anayasanın 173. Maddesine göre esnafı koruyucu ve destekleyici bu güne kadar ne gibi önlemler alınmıştır?
O çok bilen siyasi şakşakçıların biri çıksın da bunu bana açıklasın.
Sonuç olarak Bağ-Kur prim gün sayısı düşürüldü.
Yani 9 binden 7 bin 200 güne düşürüldü.
Teşekkür edelim mi?
Edelim tabi ki.
Ama şu soruyu da soralım neden bu gün?
Ve sormaya devam edelim;
9 bin gün prim ödeyenlerin ödedikleri fazla günlerin ücreti geri iade edilecek mi?
Esnafı giderlerinde bir iyileştirme yapılacak mı?
Milyonluk tekne satanlar da düne kadar KDV, ÖTV yokken makasının ucuyla para kazanan berber kadın kuaförü güzellik salonu esnafı ve bu esnaflara benzer tüm esnaflar da KDV, ÖTV indirimi olacak mı?
Keyif için kullandıkları malzemeler değil, iş yapmak için kullandıkları malzemeler de ÖTV, KDV indirimi olacak mı?
Yanında çalıştırdığı bir kişinin SSK primini, milyonluk yatlara binen şirket sahiplerinin yanın da çalıştırdığı kişinin SSK primi ile aynı oranda ödemeye devam edecek mi?
İş yerinde kullandıkları doğal gaz elektrik gibi giderin faturaları meskenlere gelen faturalar gibi olacak mı?
Daha sormaya devam edeyim mi?
Yoksa! yüzlerce derdin içinde bu güne kadar inim inleyen esnafların tek bir derdi çözüldü diye alkışlayım mı?
Teşekkür methiyeleri döşeyim mi?
Benim sırtımda esnafın vebali var.
Kimse kusura bakmayacak.
Ben doğrularımı konuşmaya devam edeceğim.
Doğrularım yanlışsa bunun hesabını bana vebali boynumda olan esnafım sorar.
Bir hafta sonra seçim var ve hangi hükümet gelirse gelsin, emin olun benim tavrım aynı olacak.