Diyabet (şeker hastalığı) vücudun kan şekerini uygun şekilde kullanamaması olarak tanımlanmaktadır. Yanlış beslenme ve hareketsizliğin artmasıyla birlikte diyabetin görülme sıklığı da hızla artmakta ve şeker hastalığına bağlı sorunlar nedeniyle birçok insan yaşamını kaybetmektedir. Diyabetten ve hayati olabilecek sonuçlarından korunmak için kan şekerini kontrol altında tutmak çok önemlidir. Diyabet hastalığından korunmak hareketsiz yaşam tarzından kurtulmak ve doğru beslenme alışkanlıklarıyla mümkündür. Düzenli kontrol ve tetkiklerle de hastalık pre-diyabet (gizli şeker) halindeyken tespit edilirse tedavisi çok daha kolay olmaktadır.
Diyabet (Şeker Hastalığı) nedir?
Halk arasında genel olarak şeker hastalığı olarak bilinen Diabetes Mellitus, kanda glukoz (şeker) seviyesinin normalin üzerine çıkması ve buna bağlı olarak normalde şeker içermemesi gereken idrarda şekere rastlanmasıdır. . Diabetes Mellitus, Yunancada şekerli idrar anlamına gelmektedir. Farklı tipleri bulunan diyabet hastalığı, ülkemizde ve dünyada en sık rastlanan hastalıklar arasındadır ve diyabet kaynaklı sorunlar nedeniyle birçok insan hayatını kaybetmektedir. Hastalığın nedeni insülin hormonu üretiminin herhangi bir nedenle yetersiz olması veya hiç olmaması, ya da vücut dokularının insüline karşı dirençli hale gelmesidir.
Diyabette Bilinmesi gerekenler
Diyabet (Şeker Hastalığı) belirtileri nelerdir?
Diyabet hastalığı, kendini üç temel belirti ile gösterir. Bunlar normalden fazla yemek yeme ve doymama hissi, sık idrara çıkma, ağızda kuruluk ve buna bağlı olarak aşırı su içme isteğidir. Bunların dışında kişilerde görülebilecek diğer belirtiler
- Halsizlik ve yorgunluk
- Hızlı ve istemsiz kilo kaybı
- Bulanık görme
- Ayaklarda uyuşma ve karıncalanma, yanma hissi
- Yaraların geç iyileşmesi
- Ağızda aseton benzeri koku
- Ciltte kuruluk ve kaşıntı
Diyabet (Şeker Hastalığı) nedenleri nelerdir?
Şeker hastalığı nedenlerinde genetik ve çevresel faktörler birlikte rol alır. Temelde Tip 1 Diyabet ve Tip 2 Diyabet olarak iki tipi bulunan şeker hastalığında ,hastalığa neden olan etkenler bu tiplere göre farklılık göstermektedir.
Tip 1 Diyabet nedenleri arasında genetik faktörler rol oynamakla birlikte kan şekerinin düzenlenmesinde görev alan insülin hormonunu üretimi yapan pankreas organına zarar veren virüsler ve vücut savunma sisteminin çalışmasındaki aksaklıklar da hastalığa sebep olan etkenler arasındadır.
Tip 2 diyabetin nedenleri arasında şu şekilde belirtilebilir:
- Obezite (aşırı kilo)
- Ailede diyabet öyküsünün bulunması
- İleri yaş
- Hareketsiz yaşam tarzı
- Stres
- Gebelik sırasında gestasyonel diyabet oluşumu ve normalden yüksek doğum ağırlıklı bebek dünyaya getirme
Diyabet (Şeker Hastalığı) tipleri nelerdir ?
Şeker hastalığının en sık görülen iki tipi : Tip1 ve Tip 2 diyabettir.
Tip 1 diyabet, genelde 30 yaş altı ve tamamen insülin eksikliği ile karakterizedir. Tip 1 diyabet, diğerine göre daha nadir olarak görülür. Tip 2 diyabet ise toplumun çoğunda daha sık görülmekte olup, genellikle 30 yaşından sonra ve genetik temelli olarak ortaya çıkar.
- Tip 1 Diyabet (İnsüline bağımlı diyabet):
- Tip 1 diyabet, otoimmün bir hastalıktır .Otoimmunitenin anlamı vücudun bağışıklık sisteminin pankreasın beta hücrelerine sanki yabancı bir doku gibi hedef alarak saldırmasıyla beta hücrelerini yok etmesidir.Genellikle çocukluk döneminde ortaya çıkan, pankreasta insülin üretiminin yetersiz olması veya hiç olmaması kaynaklı ve dışarıdan insülin alımının zorunlu olduğu diyabet hastalığı tipidir.
- Tip 2 Diyabet: Hücrelerin kan şekerini düzenleyen insülin hormonuna karşı duyarsızlaşması (direnç) sonucunda görülen diyabet hastalığı türüdür.
- Latent Autoimmune Diabetes in Adults (LADA): İleri yaşlarda görülen, otoimmün (bağışıklık sistemindeki çalışma bozukluğu sebebiyle vücudun kendi kendine zarar vermesi) kaynaklı Tip 1 diyabet benzeri insüline bağımlı diyabet hastalığı tipidir .
- Maturity Onset Diabetes (MODY): Erken yaşta görülen Tip 2 diyabet benzeri diyabet hastalığı türüdür .
- Gestasyonel Diyabet: Gebelik sırasında gelişen diyabet hastalığı türüdür.
Halk arasında gizli şeker hastalığı olarak adlandırılan pre-diyabet (diyabet öncesi)dönemi, Tip 2 diyabet oluşumunun öncesinde kan şekerinin hafif bir yükseklik eğiliminde olduğu, doğru tedavi ve diyet ile diyabet oluşumunun yavaşlatılabildiği veya engellenebildiğibir dönemdir .
Diyabet (Şeker Hastalığı) tanısı nasıl konulur?
Diyabet tanısında kullanılan en temel iki test açlık kan şekeri ölçümü ve şeker yükleme testi olarak da bilinen Oral Glukoz Tolerans Testi (OGTT)'dir. Sağlıklı bireylerde açlık kan şekeri düzeyi ortalama 70-110 mg/dl arasında değişkenlik gösterir. Açlık kan şekerinin 126 mg/dl'nin üzerinde olması, diyabet tanısının koyulabilmesi için yeterlidir. Bu değerin 100-126mg/dl arasında olması durumunda kişiye OGTT uygulanarak tokluk kan şekerine bakılır. Yemek başlangıcından 2 saat sonra kan şekerinin ölçülmesi sonucunda kan glukoz seviyesinin 200 mg/dl'nin üzerinde olması diyabet hastalığının, 140-199 mg/dl arasında olması gizli şeker adı verilen pre-diyabet( diyabet öncesi) dönemdir. Son 3 aylık kan şekerini yansıtan HbA1C testinin %6.5 'dan yüksek olması diyabet tanısını gösterir.
Diyabet (Şeker Hastalığı) tedavisi yöntemleri nelerdir?
Diyabet tedavisinde sağlıklı beslenme ve egzersiz çok önemlidir.
Diyabet tedavi yöntemleri, hastalığın tipine göre farklılık gösterir. Tip 1 diyabette insülin tedavisi ile birlikte beslenme ve egzersiz tedavisi dikkatle uygulanmalıdır. Besinlerin içerdiği karbonhidrat miktarına göre insülin dozunun ayarlanabildiği karbonhidrat sayımı uygulaması ile birlikte Tip 1 diyabetli kişilerin hayatı oldukça kolaylaştırılabilmektedir.
Tip 2 diyabetli kişilerde ise tedavi beslenme düzeninin sağlanması ve egzersizin yanı sıra genellikle hücrelerin insülin hormonuna duyarlılığını artırmaya veya doğrudan insülin hormonu salınımını artırmaya yönelik oral antidiyabetik ilaçlar kullanılmaktadır.Tip 2 diyabette zamanla insülin üretiminde azalma ile tedavide insülin kullanımı da gerekebilmektedir.
Diyabet (Şeker hastalığı ) tedavisiz kalırsa ya da düzensiz tedavi halinde neler olur?
Diyabet hastalığında tedaviye uyumsuzluk durumunda kan şekerinin yüksek seviyede seyretmesi, başta nöropati (sinir harabiyeti), nefropati (böbreklerde hasar oluşumu) ve retinopati (göz retinasında hasar oluşumu) , kalp krizi, beyin damar tıkanıklığı olmak üzere birçok sağlık sorununa yol açar.
Bu sorunların gelişmemesi için düzenli olarak kontrollerinizi yaptırmayı ihmal etmeyiniz.Unutmayınız ki sağlıklı yaşam sizin elinizdedir...