Vizyon Kuyumcu
Berna GÜZEL
Köşe Yazarı
Berna GÜZEL
 

Sinsi Hastalık Osteoporoz (Kemik erimesi)

Kemik erimesi (osteoporoz), dünya nüfusunun yaşlanmasıyla giderek artan önemli bir sağlık problemidir. Osteoporoz ve osteoporoza bağlı kemik kırıkları hem kişilerin yaşam kalitesini etkileyecek hem de ülke ekonomisine yük olacaktır. Bu nedenle çocukluk döneminden itibaren kemik sağlığı desteklenmeli ve ilerleyen yaşlarda tüm bireyler osteoporoz gelişimi açısından takip edilmelidir. Osteoporoz saptandığında ise uygun tedavi ve düzenli kontroller ihmal edilmemelidir.   KEMİK ERİMESİ (OSTEOPOROZ) NEDİR? Osteoporoz bilinen adıyla kemik erimesi, kemiğin içeriğindeki mineral yoğunluğunun azalması sonucunda kemiklerin zayıflaması ve kırılgan hale gelmesi olarak tanımlanır. Porous bone “gözeli kemik” demektir. Kemiklerimiz sert ama süngerimsi bir iç yapıya sahiptir. Kemik erimesinde, kemikten kalsiyum kaybedilmesiyle süngerimsi yapıdaki delikler büyür ve kemiğin kütlesi ve sağlamlığı azalır. Kemik mikro yapısındaki bu bozulma, kemiğin kırılma riskini artırır. Kemik erimesi terimi aslında kemiğin eriyip gitmesini değil, kemik yapısının yoğunluğunun azalmasını ve buna bağlı olarak kemiğin kırılganlığının artmasını ifade etmektedir.   KEMİK (OSTEOPOROZ) BELİRTİLERİ NELERDİR? Sinsi bir hastalık olan kemik erimesi, erken dönemde hiçbir bulgu vermeyebilir. Ancak ilerlediğinde ve kırıklar oluşmaya başladığında ağrılara sebep olur. Genellikle kemik erimesinin ilk belirtisi sırt ve bel ağrısıdır. Sırt ve bel ağrısının nedeni, sırt ve bel omurlarında oluşan küçük kırıklardır. Omurlardaki bu küçük kırıklar darbe veya düşme olmadan da gelişebilir. Kırıkların sayısının artışıyla da omurlarda çökme meydana gelir. Bu çökmelerin sonucunda hastanın, Omurgası öne doğru eğilir, Sırtında kamburluk oluşur, Boyu kısalır.   Osteoporozda omur kemiklerinin yanı sıra kalça kemikleri, el bilekleri ve kaburga kemiklerinde de kırık görülme olasılığı artar.   KEMİK ERİMESİNİN (OSTEOPOROZ) NEDENLERİ NELERDİR? İlerleyen yaş Menopoz Genetik Kronik hastalıklar Kalsiyum açısından fakir diyet D vitamini eksikliği Sedanter yaşam Sigara kullanılması Kafeinli içeceklerin fazla tüketilmesi Bazı ilaçların uzun süreli kullanılması kemik erimesine neden olabilir.   İlerleyen yaş: Yaşın ilerlemesi hem kadınlarda hem de erkeklerde kemik erimesi nedenidir.50 yaşından sonra her üç kadından birinde, 50 yaş üstünde her beş erkekten birinde osteoporoz saptanmaktadır.   Menopoz: Kadınlarda menopoz sonrası östrojen hormonu düzeyinin azalması, kemik erimesinin önemli bir nedenidir. Östrojen hormonu, kemikler üzerinde koruyucu bir etkiye sahiptir. Erken menopoza girilmesi veya ameliyat ile (cerrahi menapoz) yumurtalıkların alınması, ilaç ile menopoza girilmesi(meme kanserinde yapılan uygulama ) kemik erimesi riskini artırır. Genetik: Ailesinde kemik erimesi öyküsü olanlarda osteoporoz riski artar. Ayrıca ailesinde omurga veya kalça kırığı rahatsızlığı olan kişilerde osteoporoza görülme riski fazladır. Düşük kalsiyum içeren diyet: Süt, yoğurt, peynir gibi süt ve süt ürünleri kalsiyum açısından zengin yiyeceklerdir. Kemik gelişiminin devam ettiği çocukluk ve ergenlik döneminde yeterli kalsiyum almak, ilerleyen yaşlardaki kemik kalitesini belirleyen önemli bir faktördür. Bu nedenle çocukluk döneminde ve ilerleyen tüm yaşlarda diyette yeterli kalsiyumun alınması gerekir. D vitamini eksikliği: Beslenmeyle alınan kalsiyumun kemikler tarafından kullanılabilmesi için vücutta yeterli D vitamini olması gerekir. D vitamini, güneş ışınlarıyla cildimizde üretilir. Güneş ışınlarının yeterli miktarda alınamaması ve D vitamini eksikliği kemik erimesi nedenidir. Sedanter yaşam: Düzenli egzersiz yapmak, kemik kütlesini ve kalitesini artırır. Sağlığı bozan alışkanlıklar: Sigara kullanılması, kola gibi kafeinli içeceklerin ve alkolün fazla tüketilmesi kemik kalitesini bozar.   Bazı ilaçların uzun süreli veya yüksek dozlarda kullanılması:Uzun süreli kortizon kullanımı, bazı epilepsi ilaçları ve bazı kanser ilaçları da osteoporoza sebep olabilen ilaçlara örnektir. Kronik hastalıklar: Diyabet, tiroid veya paratiroid bezi hastalıkları, bazı hormonal veya romatizmal rahatsızlıklar, felç gibi hareketsizliğe neden olan hastalıklar, mide ve bağırsak operasyonu geçirmiş olmak da osteoporoz için risk faktörüdür.   KEMİK ERİMESİ KAÇ YAŞINDA BAŞLAR? Kemik erimesinin en sık görülen şekli olan “primer osteoporoz” genellikle 45 yaşından sonra başlar ve yaşla birlikte hem kadınlarda hem de erkeklerde görülme sıklığı artar. 50 yaşından sonra her üç kadından birinde, 50 yaş üstünde her beş erkekten birinde osteoporoz saptanmaktadır. Nadiren genç yaşlarda da osteoporoz görülebilir. Erken yaşlarda görülen kemik erimesinin nedenleri: Kronik hastalıklar Bazı ilaçlar(kortizon gibi) Hareketsiz yaşam Çocukluk çağında yetersiz beslenme gibi nedenlerle kemik kütlesinin azaldığı durumlarda osteoporoza daha genç yaşlarda rastlanılabilir. Erken menopoz   KEMİK ERİMESİ (OSTEOPOROZ) KİMLERDE GÖRÜLÜR? Kemik erimesi, daha az kemik kütlesine sahip olmaları nedeniyle kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülür. Ayrıca östrojen hormonu, menopoza kadar kemik ermesine karşı koruyucudur. Bu nedenle menopoz sonrası, kadınlarda kemik erimesi sık ortaya çıkar. Kemik erimesi; kısa boylu ve ince yapılı kişilerde iri yapılı, kilolu kişilere göre daha sık oluşur.  Beyaz tenli ve açık renk gözlü kişilerde görülme oranı artar. Kemik erimesi; Sedanter yaşam süren Dengeli beslenmeyen Yeterli kalsiyum almayan ve güneş görmeyen Sigara ve alkol kullanan Aşırı kafein tüketen bireylerde daha sık görülür.   KEMİK ERİMESİNİN (OSTEOPOROZUN) TANI ve TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR? Kemik erimesi yavaş ilerler ve ilk safhalarda fazla bulgu vermez. Erken dönemlerde direkt radyografilerde de saptanamaz.   Kemik erimesinin kesin tanısı için kemik yoğunluğunun ölçülebildiği “DEXA” adlı bir görüntüleme yöntemi kullanılır. Halk arasında “kemik ölçümü” olarak da bilinir. Hasta ciddi bir radyasyona maruz kalmaz. Bel omurları, kalça ve el bileğinden ölçüm yapılır. Hastanın tedavisi planlanırken bu ölçüm düzeyi dikkate alınır. Ölçüm düzeyi, verilen tedavinin etkinliğini değerlendirmek için de önemlidir ve bir yıl ara ile tekrarlanarak hasta takip edilir.   Kemik erimesi tanısı alan kişide, kemik erimesine neden olabilecek bir hastalık açısından mutlaka değerlendirilmelidir. Hastada kemik erimesine sebep olabilecek ikincil bir neden tespit edilmezse hastalık “primer osteoporoz” olarak kabul edilir ve tedavi buna göre düzenlenir.   Kemik erimesi tedavisinde amaç, Kemik kütlesini korumak Ağrıyı gidermek Kırık oluşumunu engellemektir.   Bu amaçla kemik yıkımını azaltan ve yapımını artıran çeşitli ilaçlar kullanılmaktadır. Ek olarak kalsiyum ve D vitamini desteği de verilmelidir.  İlaç tedavilerinin yanında kalsiyumdan zengin sağlıklı bir beslenme planı ve kişiye uygun egzersiz programı da tedavide destek olacaktır.   KEMİK ERİMESİNİ (OSTEOPOROZU) ÖNLEMEK İÇİN NELER YAPILMALI? Çocukluk çağlarından başlayarak kalsiyum içeriği zengin ve sağlıklı bir beslenme alışkanlığı, kemiklerin kalitesini artırır.Sağlıklı beslenme ilerleyen yaşlarda  kemiklerlerimizin güçlü olmasını sağlar. Sigara ve aşırı alkol alımından ve kafein içeren içeceklerden kaçınılmalıdır. İdeal vücut ağırlığını koruyacak şekilde beslenmenin yanında egzersiz yapmaya dikkat edilmelidir.   Uygun egzersizler ile kemik erimesine bağlı görülen duruş bozukluğu ve kamburluk oluşumu engellenir. Kaslar güçlenir gövde dengesini korur ve düşme riski azalır. Bunun yanında eklemlerin esnekliği ve sağlamlığı da korunur. Dikkat edilmesi gereken kişiye uygun olmayan aşırı egzersizin, kas iskelet sistemini de kalp ve dolaşım sistemini de yorup ve kişiye zarar verebileceğidir.   D vitamini, kemik sağlığı için çok önemli bir vitamindir. Yeterli güneş alımı yoksa kan tahlilinde D vitamini düzeyine bakılır ve eksiklik düzeyine göre D vitamini takviyeleri kullanılabilir. D vitaminini fazla kullanmak da sakıncalıdır. Tüm ilaç, destek ve takviyeler mutlaka doktor takibi ile kullanılmalıdır.   50 yaşın üzerindeki kişiler, Osteoporoz açısından risk taşıyan tüm bireyler, Menopoz sonrası tüm kadınlar osteoporoz gelişimi açısından takip edilmelidir.  Hastalık ilerlemeden, ağrı ve kırıklara sebep olmadan tedavi edilmelidir.   Sinsice ilerleyip sakatlık gibi ağır sonuçları olabilen bu hastalığı düzenli kontrol ve tedavi ile önleyebilir ve daha kaliteli bir yaşam sağlayabiliriz. Kendinize geç kalmayın…
Ekleme Tarihi: 19 Aralık 2022 - Pazartesi
Berna GÜZEL

Sinsi Hastalık Osteoporoz (Kemik erimesi)

Kemik erimesi (osteoporoz), dünya nüfusunun yaşlanmasıyla giderek artan önemli bir sağlık problemidir. Osteoporoz ve osteoporoza bağlı kemik kırıkları hem kişilerin yaşam kalitesini etkileyecek hem de ülke ekonomisine yük olacaktır. Bu nedenle çocukluk döneminden itibaren kemik sağlığı desteklenmeli ve ilerleyen yaşlarda tüm bireyler osteoporoz gelişimi açısından takip edilmelidir. Osteoporoz saptandığında ise uygun tedavi ve düzenli kontroller ihmal edilmemelidir.

 

KEMİK ERİMESİ (OSTEOPOROZ) NEDİR?

Osteoporoz bilinen adıyla kemik erimesi, kemiğin içeriğindeki mineral yoğunluğunun azalması sonucunda kemiklerin zayıflaması ve kırılgan hale gelmesi olarak tanımlanır. Porous bone “gözeli kemik” demektir.


Kemiklerimiz sert ama süngerimsi bir iç yapıya sahiptir. Kemik erimesinde, kemikten kalsiyum kaybedilmesiyle süngerimsi yapıdaki delikler büyür ve kemiğin kütlesi ve sağlamlığı azalır.


Kemik mikro yapısındaki bu bozulma, kemiğin kırılma riskini artırır. Kemik erimesi terimi aslında kemiğin eriyip gitmesini değil, kemik yapısının yoğunluğunun azalmasını ve buna bağlı olarak kemiğin kırılganlığının artmasını ifade etmektedir.

 

KEMİK (OSTEOPOROZ) BELİRTİLERİ NELERDİR?

Sinsi bir hastalık olan kemik erimesi, erken dönemde hiçbir bulgu vermeyebilir. Ancak ilerlediğinde ve kırıklar oluşmaya başladığında ağrılara sebep olur.

Genellikle kemik erimesinin ilk belirtisi sırt ve bel ağrısıdır. Sırt ve bel ağrısının nedeni, sırt ve bel omurlarında oluşan küçük kırıklardır. Omurlardaki bu küçük kırıklar darbe veya düşme olmadan da gelişebilir. Kırıkların sayısının artışıyla da omurlarda çökme meydana gelir. Bu çökmelerin sonucunda hastanın,

  • Omurgası öne doğru eğilir,
  • Sırtında kamburluk oluşur,
  • Boyu kısalır.

 

Osteoporozda omur kemiklerinin yanı sıra kalça kemikleri, el bilekleri ve kaburga kemiklerinde de kırık görülme olasılığı artar.

 

KEMİK ERİMESİNİN (OSTEOPOROZ) NEDENLERİ NELERDİR?

  • İlerleyen yaş
  • Menopoz
  • Genetik
  • Kronik hastalıklar
  • Kalsiyum açısından fakir diyet
  • D vitamini eksikliği
  • Sedanter yaşam
  • Sigara kullanılması
  • Kafeinli içeceklerin fazla tüketilmesi
  • Bazı ilaçların uzun süreli kullanılması kemik erimesine neden olabilir.

 

İlerleyen yaş: Yaşın ilerlemesi hem kadınlarda hem de erkeklerde kemik erimesi nedenidir.50 yaşından sonra her üç kadından birinde, 50 yaş üstünde her beş erkekten birinde osteoporoz saptanmaktadır.

 

Menopoz: Kadınlarda menopoz sonrası östrojen hormonu düzeyinin azalması, kemik erimesinin önemli bir nedenidir. Östrojen hormonu, kemikler üzerinde koruyucu bir etkiye sahiptir. Erken menopoza girilmesi veya ameliyat ile (cerrahi menapoz) yumurtalıkların alınması, ilaç ile menopoza girilmesi(meme kanserinde yapılan uygulama ) kemik erimesi riskini artırır.

Genetik: Ailesinde kemik erimesi öyküsü olanlarda osteoporoz riski artar. Ayrıca ailesinde omurga veya kalça kırığı rahatsızlığı olan kişilerde osteoporoza görülme riski fazladır.

Düşük kalsiyum içeren diyet: Süt, yoğurt, peynir gibi süt ve süt ürünleri kalsiyum açısından zengin yiyeceklerdir.

Kemik gelişiminin devam ettiği çocukluk ve ergenlik döneminde yeterli kalsiyum almak, ilerleyen yaşlardaki kemik kalitesini belirleyen önemli bir faktördür. Bu nedenle çocukluk döneminde ve ilerleyen tüm yaşlarda diyette yeterli kalsiyumun alınması gerekir.

D vitamini eksikliği: Beslenmeyle alınan kalsiyumun kemikler tarafından kullanılabilmesi için vücutta yeterli D vitamini olması gerekir. D vitamini, güneş ışınlarıyla cildimizde üretilir. Güneş ışınlarının yeterli miktarda alınamaması ve D vitamini eksikliği kemik erimesi nedenidir.

Sedanter yaşam: Düzenli egzersiz yapmak, kemik kütlesini ve kalitesini artırır.


Sağlığı bozan alışkanlıklar: Sigara kullanılması, kola gibi kafeinli içeceklerin ve alkolün fazla tüketilmesi kemik kalitesini bozar.

 

Bazı ilaçların uzun süreli veya yüksek dozlarda kullanılması:Uzun süreli kortizon kullanımı, bazı epilepsi ilaçları ve bazı kanser ilaçları da osteoporoza sebep olabilen ilaçlara örnektir.

Kronik hastalıklar: Diyabet, tiroid veya paratiroid bezi hastalıkları, bazı hormonal veya romatizmal rahatsızlıklar, felç gibi hareketsizliğe neden olan hastalıklar, mide ve bağırsak operasyonu geçirmiş olmak da osteoporoz için risk faktörüdür.

 

KEMİK ERİMESİ KAÇ YAŞINDA BAŞLAR?

Kemik erimesinin en sık görülen şekli olan “primer osteoporoz” genellikle 45 yaşından sonra başlar ve yaşla birlikte hem kadınlarda hem de erkeklerde görülme sıklığı artar. 50 yaşından sonra her üç kadından birinde, 50 yaş üstünde her beş erkekten birinde osteoporoz saptanmaktadır.

Nadiren genç yaşlarda da osteoporoz görülebilir.

Erken yaşlarda görülen kemik erimesinin nedenleri:

  • Kronik hastalıklar
  • Bazı ilaçlar(kortizon gibi)
  • Hareketsiz yaşam
  • Çocukluk çağında yetersiz beslenme gibi nedenlerle kemik kütlesinin azaldığı durumlarda osteoporoza daha genç yaşlarda rastlanılabilir.
  • Erken menopoz

 

KEMİK ERİMESİ (OSTEOPOROZ) KİMLERDE GÖRÜLÜR?

Kemik erimesi, daha az kemik kütlesine sahip olmaları nedeniyle kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülür. Ayrıca östrojen hormonu, menopoza kadar kemik ermesine karşı koruyucudur. Bu nedenle menopoz sonrası, kadınlarda kemik erimesi sık ortaya çıkar.

Kemik erimesi; kısa boylu ve ince yapılı kişilerde iri yapılı, kilolu kişilere göre daha sık oluşur.  Beyaz tenli ve açık renk gözlü kişilerde görülme oranı artar.


Kemik erimesi;

  • Sedanter yaşam süren
  • Dengeli beslenmeyen
  • Yeterli kalsiyum almayan ve güneş görmeyen
  • Sigara ve alkol kullanan
  • Aşırı kafein tüketen bireylerde daha sık görülür.

 

KEMİK ERİMESİNİN (OSTEOPOROZUN) TANI ve TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?

Kemik erimesi yavaş ilerler ve ilk safhalarda fazla bulgu vermez. Erken dönemlerde direkt radyografilerde de saptanamaz.
 

Kemik erimesinin kesin tanısı için kemik yoğunluğunun ölçülebildiği DEXA” adlı bir görüntüleme yöntemi kullanılır. Halk arasında kemik ölçümü” olarak da bilinir. Hasta ciddi bir radyasyona maruz kalmaz. Bel omurları, kalça ve el bileğinden ölçüm yapılır. Hastanın tedavisi planlanırken bu ölçüm düzeyi dikkate alınır. Ölçüm düzeyi, verilen tedavinin etkinliğini değerlendirmek için de önemlidir ve bir yıl ara ile tekrarlanarak hasta takip edilir.

 

Kemik erimesi tanısı alan kişide, kemik erimesine neden olabilecek bir hastalık açısından mutlaka değerlendirilmelidir. Hastada kemik erimesine sebep olabilecek ikincil bir neden tespit edilmezse hastalık “primer osteoporoz” olarak kabul edilir ve tedavi buna göre düzenlenir.

 

Kemik erimesi tedavisinde amaç,

  • Kemik kütlesini korumak
  • Ağrıyı gidermek
  • Kırık oluşumunu engellemektir.

 

Bu amaçla kemik yıkımını azaltan ve yapımını artıran çeşitli ilaçlar kullanılmaktadır. Ek olarak kalsiyum ve D vitamini desteği de verilmelidir.  İlaç tedavilerinin yanında kalsiyumdan zengin sağlıklı bir beslenme planı ve kişiye uygun egzersiz programı da tedavide destek olacaktır.

 

KEMİK ERİMESİNİ (OSTEOPOROZU) ÖNLEMEK İÇİN NELER YAPILMALI?

Çocukluk çağlarından başlayarak kalsiyum içeriği zengin ve sağlıklı bir beslenme alışkanlığı, kemiklerin kalitesini artırır.Sağlıklı beslenme ilerleyen yaşlarda  kemiklerlerimizin güçlü olmasını sağlar. Sigara ve aşırı alkol alımından ve kafein içeren içeceklerden kaçınılmalıdır. İdeal vücut ağırlığını koruyacak şekilde beslenmenin yanında egzersiz yapmaya dikkat edilmelidir.

 

Uygun egzersizler ile kemik erimesine bağlı görülen duruş bozukluğu ve kamburluk oluşumu engellenir. Kaslar güçlenir gövde dengesini korur ve düşme riski azalır. Bunun yanında eklemlerin esnekliği ve sağlamlığı da korunur. Dikkat edilmesi gereken kişiye uygun olmayan aşırı egzersizin, kas iskelet sistemini de kalp ve dolaşım sistemini de yorup ve kişiye zarar verebileceğidir.

 

D vitamini, kemik sağlığı için çok önemli bir vitamindir. Yeterli güneş alımı yoksa kan tahlilinde D vitamini düzeyine bakılır ve eksiklik düzeyine göre D vitamini takviyeleri kullanılabilir. D vitaminini fazla kullanmak da sakıncalıdır. Tüm ilaç, destek ve takviyeler mutlaka doktor takibi ile kullanılmalıdır.

 

  • 50 yaşın üzerindeki kişiler,
  • Osteoporoz açısından risk taşıyan tüm bireyler,
  • Menopoz sonrası tüm kadınlar osteoporoz gelişimi açısından takip edilmelidir.
  •  Hastalık ilerlemeden, ağrı ve kırıklara sebep olmadan tedavi edilmelidir.

 

Sinsice ilerleyip sakatlık gibi ağır sonuçları olabilen bu hastalığı düzenli kontrol ve tedavi ile önleyebilir ve daha kaliteli bir yaşam sağlayabiliriz. Kendinize geç kalmayın…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve samsunetikhaber3.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.