Vizyon Kuyumcu
Mustafa Çelebi ÇETİNKAYA
Köşe Yazarı
Mustafa Çelebi ÇETİNKAYA
 

Kara Şubat

Maraş Elbistan’da Ayşe teyze sabah pazara gidecek yumurtalarını satacak onlarla torunlarına kahvaltılık alıp dönecekti. Tam 10 sene olmuştu oğlunu ve gelinini kaybedeli, o günden beridir her şeyiydi onun torunları. Sabah bütün yumurtaların ve torunlarının enkaz altında kalacağını bilmiyordu!   Kırıkhan’da Selim abi tam on beş sene para biriktirdikten sonra almıştı arabasını. Akşam kapının önüne çekip heyecanla çıktı yukarı. Sabah plan yaptılar ve ailecek dolaşmaya çıkacaklardı. Ailecek göçük altında kalacaklarını bilmiyordu.   Adıyaman’da Filiz Hanım’ın ikinci senesiydi. Tayin olup geldikten sonra bu şehri sevmiş ve bu şehirde tamamen kalmaya karar vererek varı yoğuna biraz da borç ekleyip daha o gün almıştı evin tapusunu. O kadar yorgundu ki tapu belgesini çantasından çıkarıp da daha dosyaya bile koyamamıştı. Heyecanlı ama huzurluydu. Sabah olduğunda enkaz altından tabutunun tozlu topraklı çıkacağını ama kendinin çıkamayacağını bilmiyordu!   Aslında yerlisiydi Kilis’in ama uzun süren memuriyet hayatının peşinden emekli olur olmaz 30 sene sonra tekrar dönmüştü memleketine. İlk günlerde kendisini yabancı gibi hissetmesi de normaldi yani. Kilis eski Kilis değildi ki! Yenilenmiş, modern bir yapıya sahip olmuştu. Ne güzel olmuşsun sen ey şehir derken 30 sene öncesinden daha viran bir hale geleceğini bilmiyordu Öğretmen Kemal!   Malatyalı Selim tam 25 senedir gelmiyordu Malatya’ya. Kardeşleri ile sebepsiz yere kavga etmişler ve küs kalmışlardı yıllarca. Nihayet babaları dayanamadı ve “a oğlum artık ölmek üzereyim ben, gelin dünya gözüyle sizi bir kez daha bir arada göreyim dedi” Buna ihtiyacı vardı Selim’in. Atladığı gibi arabasına sürdü Malatya’ya. 25 sene sonra 5 kardeş aynı sofraya oturmuşlar, aynı demlikten çay içmişlerdi. Dediler ki eski günlerde olduğu gibi hepimiz aynı odada kalalım. Yaşlı anaları yer yatağı yaptı 5 kardeşe’de. 5 kardeş o yerden hiç kalkamayacağını, 25 sene sonra birlikte ebed yolculuğuna çıkacaklarını bilmiyordu!   Antepli Cemil! Silvanlı Hanife, Besni’li Şener, Defne’li Muazzez!   43 bin can! 43 bin insan! 5 Şubat akşamı besmele çekip yatarken sabaha besmele ile cenazelerinin kalkacaklarını bilmeden uyudular.   Ankara’dan Hüseyin, İstanbul’dan Zeynep, İzmir’den Hatice, Konya’dan Ali yani bu memleketin dört bir yanından, memleket sevdasıyla yanıp tutuşan insanlar, 6 şubat sabahı ciğerlerinin yanacağını bilmiyordu.   Kara şubat işte! Güya en kısa ay bildiğimiz şubat ayı, ay değil ayı çıktı! Dinsin acılarımız dedik, yaralarımız dursun dedik, yeter dedik yeter ama şu deprem başımıza efelenip dayı çıktı. Yunus Emre misali, bölüşürsek tok oluruz, bölünürsek yok oluruz deyip birlikte sarıldık acımıza, yaralarımıza!   Allah bir daha bu memlekete, bu cennet memleketin topraklarına, bu topraklarda asırlardır birlik içinde yaşayan bu millete bir daha afet, bela musibet göstermesin inşallah!   Kara şubat, git artık!   Ya hak! Elden tut artık!
Ekleme Tarihi: 24 Şubat 2023 - Cuma
Mustafa Çelebi ÇETİNKAYA

Kara Şubat

Maraş Elbistan’da Ayşe teyze sabah pazara gidecek yumurtalarını satacak onlarla torunlarına kahvaltılık alıp dönecekti. Tam 10 sene olmuştu oğlunu ve gelinini kaybedeli, o günden beridir her şeyiydi onun torunları. Sabah bütün yumurtaların ve torunlarının enkaz altında kalacağını bilmiyordu!

 

Kırıkhan’da Selim abi tam on beş sene para biriktirdikten sonra almıştı arabasını. Akşam kapının önüne çekip heyecanla çıktı yukarı. Sabah plan yaptılar ve ailecek dolaşmaya çıkacaklardı. Ailecek göçük altında kalacaklarını bilmiyordu.

 

Adıyaman’da Filiz Hanım’ın ikinci senesiydi. Tayin olup geldikten sonra bu şehri sevmiş ve bu şehirde tamamen kalmaya karar vererek varı yoğuna biraz da borç ekleyip daha o gün almıştı evin tapusunu. O kadar yorgundu ki tapu belgesini çantasından çıkarıp da daha dosyaya bile koyamamıştı. Heyecanlı ama huzurluydu. Sabah olduğunda enkaz altından tabutunun tozlu topraklı çıkacağını ama kendinin çıkamayacağını bilmiyordu!

 

Aslında yerlisiydi Kilis’in ama uzun süren memuriyet hayatının peşinden emekli olur olmaz 30 sene sonra tekrar dönmüştü memleketine. İlk günlerde kendisini yabancı gibi hissetmesi de normaldi yani. Kilis eski Kilis değildi ki! Yenilenmiş, modern bir yapıya sahip olmuştu. Ne güzel olmuşsun sen ey şehir derken 30 sene öncesinden daha viran bir hale geleceğini bilmiyordu Öğretmen Kemal!

 

Malatyalı Selim tam 25 senedir gelmiyordu Malatya’ya. Kardeşleri ile sebepsiz yere kavga etmişler ve küs kalmışlardı yıllarca. Nihayet babaları dayanamadı ve “a oğlum artık ölmek üzereyim ben, gelin dünya gözüyle sizi bir kez daha bir arada göreyim dedi” Buna ihtiyacı vardı Selim’in. Atladığı gibi arabasına sürdü Malatya’ya. 25 sene sonra 5 kardeş aynı sofraya oturmuşlar, aynı demlikten çay içmişlerdi. Dediler ki eski günlerde olduğu gibi hepimiz aynı odada kalalım. Yaşlı anaları yer yatağı yaptı 5 kardeşe’de. 5 kardeş o yerden hiç kalkamayacağını, 25 sene sonra birlikte ebed yolculuğuna çıkacaklarını bilmiyordu!

 

Antepli Cemil! Silvanlı Hanife, Besni’li Şener, Defne’li Muazzez!

 

43 bin can! 43 bin insan! 5 Şubat akşamı besmele çekip yatarken sabaha besmele ile cenazelerinin kalkacaklarını bilmeden uyudular.

 

Ankara’dan Hüseyin, İstanbul’dan Zeynep, İzmir’den Hatice, Konya’dan Ali yani bu memleketin dört bir yanından, memleket sevdasıyla yanıp tutuşan insanlar, 6 şubat sabahı ciğerlerinin yanacağını bilmiyordu.

 

Kara şubat işte! Güya en kısa ay bildiğimiz şubat ayı, ay değil ayı çıktı! Dinsin acılarımız dedik, yaralarımız dursun dedik, yeter dedik yeter ama şu deprem başımıza efelenip dayı çıktı. Yunus Emre misali, bölüşürsek tok oluruz, bölünürsek yok oluruz deyip birlikte sarıldık acımıza, yaralarımıza!

 

Allah bir daha bu memlekete, bu cennet memleketin topraklarına, bu topraklarda asırlardır birlik içinde yaşayan bu millete bir daha afet, bela musibet göstermesin inşallah!

 

Kara şubat, git artık!

 

Ya hak! Elden tut artık!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve samsunetikhaber3.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

24
Şubat
18
Şubat
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.