Devlet Başkanlığı seçiminin üzerinden aylar geçti.   Bilinen vuku buldu ve Kılıçdaroğlu seçimi kaybetti. Kendisinin de, kamuoyunun da beklediği- bildiği sonuç tecelli etti.   CHP’nin içinde başlayan değişim rüzgarları başlamadan bitti.   Ekrem İmamoğlu, risk alma ve önderlik noktalarında yetersiz kaldığını göstererek genel başkanlık adaylığına soyunmadan geri çekildi. Karşılık olarak Belediye başkanlığı adaylığı sözünü aldıktan sonra Özgür Özel’e destek verdi.   Bu saatten sonra, Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun adaylığını geri çekebilir mi? Normalde zannetmiyorum. Ama CHP bu. Bir beyan ile her şey değişebilir.   Kesin aday olsa bile, İmamoğlu’nun tekrar kazanması çok zor gözüküyor.   Keza İzmir’de Kiros’un mahdumu da zorda.   CHP’nin genel politikalarının dışındaki uygulamaları ile genel merkezi zor duruma düşüren  Kiroszade’nin tekrar aday gösterilmemesi beni şaşırtmaz. İnşallah yerine, Tomris’in ahfadından birisi gelir.   Ankara’da Mansur Yavaş, işi derinden ve sağlam götürüyor. CHP’li belediye başkanları içinde en avantajlısı O.   CHP’nin genel başkanlık seçimine gelince….   Geçiniz efendim.   1981 Kenan Evren Anayasası, parti başkanlarına öyle yetkiler vermiştir ki, kendileri istemedikçe hiç bir parti başkanı koltuğundan indiremez.   CHP’li dostlarıma tavsiyem 999’luk tesbih alıp “Ya Sabur” çekmeye devam etsinler.   …..   Gelelim başlıktaki konuya.   Başkanlık seçimlerinde ikinci tur öncesi, Kılıçdaroğlu ile Özdağ arasında anlaşma yapılmış ve Özdağ’a, 2 bakanlık+MİT başkanlığı sözü verilmiş.   Gizli tutulan bu protokol, Özdağ tarafından açıklandı ve… Kıyamet koptu.   Neymiş efendim? Altılı masanın ilkelerine aykırı imiş. Gizli imiş. Nasıl açıklanırmış?   Olayı 2 açıdan irdelemek gerekir.   CHP ve altılı masa açısından bakılacak olursa…   Toplam oyları Zafer partisinin oyları kadar olan 4 parti, CHP’den 39 milletvekili alırken; cumhurbaşkanı yardımcılığını pazarlık yaparken, millete hangi açıklamayı yaptılar?   Özdağ’la yapılan anlaşmayı eleştirenlerin, CHP-HDP ilişkisinden hiç bahsetmemelerini siyasi ahlaksızlık olarak tanımlamak gerekmez mi?   Sahi, CHP büyükl şehirlerde HDP’nin oylarını alırken onlara ne tavizler verdi? Başkanlık seçimi için HDP’ye ne sözler verildi?   …   Neymiş efendim?   Özdağ, bu gizli protokolü niye açıklamış?   Başkanlık seçiminden hemen sonra, Özdağ-Ogan tarafından bir açıklama gelmişti. Yazılı-görsel basın öylece geçiştirdi. Ogan ile farklı cephelerde yer almaları konusunda Özdağ, demişti ki: “Bu, bir planın parçalarıdır.”   Ardından, görünür hiçbir sebep olmaksızın, gizli protokolü açıkladı.   Özdağ’ı tanırım. İyi bir stratejisttir. Düşünmeden konuşmaz; hesabını yapmadan hareket etmez.   Gizli (?) protokolü açıklamakla, CHP-HDP protokolünü tartışmaya açmayı hedeflediğini düşünüyorum. Özdağ’ın bu açıklamasından sonra artık HDP ile yapılan gizli mutabakatlar, halktan gizlenemeyecektir. Bu sonuç, önümüzdeki mahalli seçimlerde görülecektir.   Özdağ’a gelince…   Seversiniz, sevmezsiniz… Şurası kesin. Türk siyasî hayatında milli reflekslerin sözcüsü konumundadır. Bu gün Türkiye’nin gündeminde “göçmenler sorunu” bulunuyorsa, bunu gündemde tutan ÖZDAĞ’dır.   “Gidip, Toros Dağları’na bakınız. Eğer orada bir tek Yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki bu dünyada hiçbir güç ve kuvvet asla bizi yenemez.” MK Atatürk