İsveç'te yine Kur'an- Kerim yakıldı ve bu çirkin saldırı her zaman olduğu gibi yine sözde fikir özgürlüğü maskesi ile maskelendi.
İnsan neden kendisi ile ilgisi olmayan bir inanca düşman olur veya o dinin değerlerine neden hakaret eder? Bunun analizinin iyi yapılması gerekir.
Müslümanların ellerinde mesajı fiilen Yüce Allah'a (c.c.) ait olan ve evrensel hükümleri kıyamete kadar devam edecek Kur'an -Kerim gibi bir kaynak var. Batılı asırlar boyu Misyonerlik, Oryantalizm ve benzeri organizasyonlar ile İslâm'ı yok etmeye ve önünü kesmeye çalıştı ama, onların bu gayretleri batı dünyasının ilgisini Islâm'a yoğunlaştırdı ve İslâm'ın evrensel hükümleri ile tanışan sağduyulu Hıristiyanlar, İslâm ile şereflenmeye başladılar. Yani batılıların Müslümanları Hıristiyan yapma gayretleri, tam bir ters etki ile Hıristiyanların Müslüman olmasına hizmet etmiş oldu.
İnsan nizamı kurallara bağlı olarak yaptığı mücadelede acze düşerse üstün gelmek ve öyle görünmek için gayri nizami yollara başvurur, çirkinleşir ve edepsizleşir. İşte batı dünyasının bugün sergilediği çirkinlik veya hırçınlık, İslâm'ın evrensel hükümleri karşısında düştüğü acziyetin dışa vurmuş halidir.
Onların ellerinde hükümleri doğrudan Allah' a (c.c.) ait bir kaynak yok. Öyle olunca acziyetlerini ört bas etmek ve pis egolarını tatmin için Kur'an-ı Kerim'e saldırmaya ihtiyaç duyuyorlar. Bu da onların ne kadar aciz ve zavallı olduklarını gösterir.
Onlar hırslarını geberseler de Allah (c.c.) nurunu tamamlayacaktır.