Lügatta İslam; Kur'an-da kurallarını Allah'ın (c.c.) belirlediği ve Hz. Peygamberin tebliğ ettiği din olarak tarif edilir. Müslüman ise, bu dinin kurallarını kabul eden, benimseyen ve itaat eden kişidir. Bu tanımlamaya göre, İslâm'i kurallara itaat etmeyen kişinin, sadece inandım demekle yetinmesi ve kendisini Müslüman olarak tanımlamasının bir kıymeti harbiyesi yoktur. Yani inanmak veya inandım demek Müslüman olmak için yeterli değildir. Çünkü kişinin Müslüman olabilmesi, inandığını hayatında yaşaması ile mümkün olabilir.
Fızılal-İl Kur'an isimli tefsirde Prof. Dr. Seyyit Kutub; Put ve putculuğun ne olduğun tarif ediyor. Özetle putun elle yapılmış veya taştan oyulmuş bir heykel, bir resim veya benzeri şeylerden ibaret olmadığına vurgu yapıyor. Yerine göre bunun; bir arma, sembol, ekonomik sistem, siyasi bir görüş veya benzeri şeylerin kutsanır hale gelmesi olarak tarif ediyor. Kendisini Müslüman olarak tanımlayan birisinin Allah'ın (c.c.) koyduğu kurallar ile birebir örtüşmeyen bir hususta kulların kurallarına itaat etmesinin itikadi yönden ne kadar yanlış olduğuna işaret ediyor. Namaz, Oruç ve Hac gibi dini ibadetlerini noksansız yerine getiren ve kendisini Müslüman olarak tanımlayan bir kişinin; İslâm'i hükümler ile kulların kuralları çekişmesi halinde, eğer Allah'ın (c.c.) hükmünü bir tarafa bırakıp kulların koyduğu kuralları öne alıyorsa; dini ibadetlerini noksansız yapıyor olsa bile o kişinin putperest olduğuna işaret ediyor.
En başta nefsim olmak üzere bu hususun günümüz insanı için ne büyük tehlike arzettiğini gördüğüm için, önce hatırlama ve sonra hatırlatmayı bir kardeşlik görevi olarak ele alma ihtiyacı duydum. Allah'ın (c.c.) kendisini Müslüman olarak tanımlayan herkesi böyle bir felaketten koruması dua ve dileklerimle.