Milli Görüşün merhum lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan Başbakan iken Türk Amerikan Derneklerinin ısrarlı davetleri üzerine Amerika'ya gider ve bir yığın etkinlik yaparlar. Bu program dahilinde bir üniversitede konferans verirler. Bu konferansa özellikle akademisyenler çok büyük ilgi gösterirler. Konferansın sunuculuğunu bir Profesör yapar ve açış konuşmasında der ki; "Dinleyeceğiz bu yaşlı insanı iyi dinleyin ve konferans sonunda soracağınız soruları ona göre sorun. Çünkü bu yaşlı insan çok büyük bir ilim adamıdır, çok büyük bir devlet adamıdır ve İslâm dünyasının lideridir"
Merhum önce uzun uzadıya insanın ne kadar önemli ve kıymetli olduğunu anlatır. Sonra der ki; "Bu kadar kıymeti olan insanlık sizin medeniyetinize emanet edilemez. Çünkü sizin medeniyetiniz terbiye edilmemiş vahşi bir aydır gibidir. Sizin medeniyetimizin hakim olduğu her yerde, kan vardır, acı ve gözyaşı vardır" der.
Cennet mekân Erbakan Hocanın tüm dünyaya tanıtmak istediği batı medeniyetinin hakiki yüzünü bugün daha net olarak Gazze'de görüyor onun ne demek istediğini daha iyi anlıyoruz.
Buzullarda buzlar arasında sıkışmış balinayı kurtarmak için seferber olup dünyaya merhamet gösterisi yapan batı insanı, Gazze'de yapılan soykırıma göz yummak bir yana bu zulme alenen destek verecek kadar zalim. Hükmü karşısında acze düştüğü İslâm'a saldıracak kadar hayasız ve bunu ifade özgürlüğü sayacak kadar sapık. İşte Rahmetli Erbakan Hocanın tüm dünyaya tanıtmaya çalıştığı batı tam da bu.
İslâm Birliği gibi Hak merkezli bir medeniyete arkasını dönüp, Avrupa Birliği’ne de bu sapıklarla birlik olmak için Milli ve manevi değerlerini satanlara Allah (c.c.) akıl versin.