Marifetnamede, sevgili Peygamberimizin (s.a.v.) sahabelere hitaben; "İnsan ana rahmine düştüğünde bir meleğin gelir, Ya Rabbi! bunun ömrü ne olsun, rızkı 0ne olsun ve iyilerden mi, kötülerden mi olsun diye sorar, Allah (c.c.) söyler, o yazar. Sizden biriniz öyle bir hayat yaşarsınız ki, cennete bir zira mesafede kalırsınız. Ama, öyle bir yanlış yaparsınız ki, o yazı öne geçer, cehenneme gidersiniz. Yine sizden biriniz öyle bir hayat yaşarsınız ki, cehenneme bir zira mesafede kalırsınız. Ama, öyle bir hayır yaparsınız ki, o yazı öne geçer, cennete gidersiniz" dediği mealinde bir Hadis' Şerif okumuştum. Burada kulun cennet veya cehenneme gidiş sebebi, yazısının öyle yazılmış olması değil, kişinin gelecekte ne yapacağını ezeli ilmi bilindiği için Allah'ın (c.c.) öyle yazdırmış olmasıdır. Yani neticeyi belirleyen o yazı değil kulun fiilidir.   Bunun tarihte pek çok örnekleri vardır. Müslümanlara karşı savaşan Bizans ordusunun komutanı, Yüz Bin kişilik ordusuna karşı Üç Bin kişi ile günlerce direnen İslâm ordusu komutanı ile görüşmek ister. Bu görüşme sonunda iman eder, Müslüman olur ve kendi ordusuna karşı cihat girişir. Müslümanlara karşı savaşırken cehenneme bir zira mesafede olan bu adam; iman edip kumanda ettiği eski ordusuna karşı cihat ederken şehit olur ve cennete gider.   Öte andan Süfyani Servi'nin genç yaşta beli bükülmüştür ve her gün ağlamaktadır. Sebebi sorulduğunda "Son devrin üç büyük âlimine hizmet ettim, üçü de imansız öldü der. Bunların örnekleri saymakla bitmez. Allah'a (c.c.) sonsuz şükürler olsun ki, şu anda imanlıyız ve ibadetlerimize devam ediyoruz. Ancak ahir ve akıbetimizin nasıl olacağı bizim için meçhul. İşte son anımızı kurtarabilmek için hayatta iken ayaklarımızı yere sağlam basmamız ve Allah'tan (c.c.) çokca yardım istememiz icap eder.   İslâm âlimleri "Din siyasettir" derler. Öyle olunca siyasi alanda da zamana, zemine ve şartlara göre yön veya taraf değiştirmek, ahir ve akıbetimiz için tehlike arz eder diye düşünüyorum. Geçmişte bize örnek olan, ilim/irfan sahibi donanımlı büyüklerin son nefeslerini hangi tarafta verdiklerini görünce gelecekten endişe etmemek mümkün değil.   Allah'ın (c.c.), kendisini Müslüman olarak tanımlayan herkesin ahiri, akıbeti ve ahiretini hayretmesi dua ve dileklerimle.