Şimdi bana diyorlar ki! Sen esnaf odası başkanısın, neden emekli ve memur maaşları seni ilgilendiriyor? Meraklarını gidereyim: Birinci neden; benim esnafımın arasında da emekli var. Emekli maaşı ile geçinemedikleri için hala çalışmak zorun da kalıyor. Yıllarca çalışmışlar didinmişler ömürlerinin son baharına gelmişler, huzur için de sevdikleriyle zaman geçireceklerine geçim derdine düştükleri için çalışmak zorun da kalıyorlar.  İkinci neden; 10 bin lira emekli maaşı alan bir insan, aldığı maaşın hemen hemen hepsini elektrik, su, doğalgaz, telefon kira gibi giderlere harcar. Hele birde kirada oturuyorlarsa bu maaşla geçinmeleri imkânsız, neredeyse aldıkları üç kuruş emekli maaşlarından esnafa hiç katkısı olmaz ama emekli ve memur refah içinde yaşayacak bir maaş alırsa bu maaşın dönüşü yansıması esnafa da olacaktır yani benim esnafım da daha çok kazanacaktır. Emeklinin maaşı yeterli derecede hak ettiği oranda olsa, mesela toruna bakkaldan bir çikolata alabiliyorsa! Torununa sevdiği şeyleri bakkaldan daha sık alacaktır. Ya da eşiyle yılda bir dışarıda yemek yiyorsa! Ayda bir belki hafta da bir dışarıda yiyecektir. Evde kendi sakalını saçını kesmekle uğrayacağına daha sık berbere kuaföre gidecektir. Bir kahvede bir çay ocağında bir bardak çay bir fincan kahve içebiliyorsa! Birkaç bardak çay ya da kahve içecektir. Yılların verdiği yorgunluğunu atmak için belki yılda bir üç beş günde olsa tatile gidecektir, tatilde para harcayacaktır. Kısaca aldığı maaşın turşusunu kurmayacak maaşını harcayacaktır. Mahallesindeki esnafa katkı sağlayacaktır. Özelliklede yaşadığının şehir de sanayi, turizm, tarım, hayvancılık gibi şehrinize para getirecek unsurlar olmayıp şehriniz emekli, memur, öğrenci şehriyse esnaf nereden para kazanacak? Maaşını elektrik su doğalgaz telefon kira gibi giderlere harcayan emekli ya da memurdan mı? Yoksa ailesinin okusun diye zar zor gönderdiği öğrenciden mi? Bu nedenledir ki! Emekli memur refah içinde yaşayabilecekleri hak ettiği bir maaşı alırlarsa aldıkları maaşın esnafa büyük desteği olacaktır.  Üçüncüsü ve en önemli neden de şu; ben dilsiz şeytan değilim, haksızlık karşısında konuşur tepkimi veririm. Çünkü 10 bin lira gibi bir maaşla geçinilmesi imkânsızdır. Bu arada sevgili siyasiler durup durup emekliye ek zam yaptıklarını iddia ediyorlar. Hadi gelen zamların en düşük emekliye yansımasına birlikte bakalım. %37 Zam geldi en düşük emekli maaşı 10 bin lira %42 ye yükseltildi en düşük emekli maaşı yine 10 bin lira %49 a yükseltildi en düşük emekli maaşı yine 10 bin lira. Demir attım yalnızlığa şarkısı var ya! En düşük emekli maaşları da demir attı 10 bin liraya. Hadi bir de siyasilere bakalım. Seçime giriyorlar hazineden destek alıyorlar AKP - 2 Milyar 658 milyon lira CHP - 1 Milyar 892 milyon lira MHP – 752 milyon lira İYİ Parti – 722 milyon lira YSP/HDP/DEM – 658 milyon lira (Bu arada bunlar PKK’nın uzantısı olan partiler.) Seçim masraflarını Halk ödesin, seçildikleri zaman maaşlarını halk ödesin, emekli olduklarında en düşük emekli maaşından neredeyse 10 kat fazla aldıkları emekli maaşlarını halk ödesin. Sosyal yönden birçok imkânlara sahip olsunlar. Halkın sahip olmadığı bir çok avantaja sahip olsunlar..! Ama insanlar 10 bin lira emekli maaşına muhtaç edilsin. Ne güzel değil mi? Sonra sizde bana emekliden sana ne? Siz dilsiz şeytanı oynamaya devam edin. Ama ben devam edemem. Bilmem anlatabildim mi?