Müslüman sosyal, siyasal ve toplumsal oluşumların ya yanında veya karşısında yer alır. Ülke çıkarları için faydalı olacağına inandığı her şeyin yanında ve zararlı gördüğü işlerin ise karşısında olur. Ama, asla tarafsız olamaz. Çünkü tarafsızlık bir bakıma vurdum duymazlık ve neme lazımcılık anlamına gelir. "Hak ile batılın mücadele ettiği yerde tarafsız olmak, Hakk'kın mağlubiyetine razı olmak demektir." Bu nedenle Müslüman, ülkenin geleceği ile ilgili olaylarda tarafsızlığı aklına bile getirmemelidir.
Allah (c.c.) nasip ederse 14 Mayıs tarihinde ülkemizde milletvekili genel seçimleri ve Cumhurbaşkanı seçimi yapılacak. Seçimler Millet İttifakı ile Cumhur İttifakı arasında olacak. İnsanlar bu iki İttifaktan birisine oyunu vermiş olacak. Her duyarlı vatandaşın, tarafların taahhütlerini, taahhütlerinde samimi olup olmadıklarını, bugüne kadar olan icraatlarını doğru okuması gerekir. Aksi taktirde verdiği bir oyla; AB ne uyum adına yıllarca milli ve manevi değerlerimizin yıpratılmasına onay vermiş olur.
Tarafların beyanlarından; Cumhur İttifakının, ülke sorunlarının hesap verme sorumluluğu olmayan, tek kişinin iki dudağı arasından çıkacak günü birlik sözlerle çözüleceği, yani mevcut sistemle yola devam edilmesi gerektiğini savunuyor. Millet ittifakı ise; ülkenin ortak akılla yönetilmesi için parlamenter sisteme dökülmesinden yana.
Aslında bu seçim; Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Sayın Kemal Kılıcdaroğlu arasında yapılacak tercihen ziyade, ülkenin tek kişinin denetiminde mi, yoksa ortak akıl ile mi yönetilmesinin daha doğru olacağının tercihi olacak. Neticede toplum nasıl bir yönetime layıksa o olacak.
Seçimlerin ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olması dua ve dileklerimle.