Kemal Kılıçdaroğlu doğru adamdır, düzgün adamdır, akıllıdır öyledir böyledir.
Sonuç olarak bunların hiçbir önemi yok.
CHP gibi yüz yıllık bir partin başında ki, bir isim olarak genel başkanlığı sürecinde birçok seçim kaybetti.
Beş mi?
On mu?
On beş mi?
Ben sayısını hatırlamıyorum...
Recep Tayyip Erdoğan’ı birçok kez bende eleştirdim.
Bana göre büyük yanlışları oldu mu?
Oldu.
Bu yanlışların bedelini halk olarak biz ödüyor muyuz?
Ödüyoruz.
Peki, halk olarak ödediğimiz bu bedeller de muhalefet partilerin hataları var mı?
Var...
En başta da ana muhalefet partisi olarak CHP nin ve onun genel başkanlığını yapan Kemal Kılıçdaroğlu’nun hatası var.
Dediğim gibi Kemal Bey iyi bir insan olabilir.
Ama bana göre liderlik kapasitesi olmayan iyi bir insan!
Partisine de çok hâkim olduğunu sanmıyorum sanki CHP de de herkes bir havada, teşkilatlanma desen neredeyse hiç yok.
Her zaman derim yine diyorum CHP li birçok yönetici üst kadro hatta il ilçe teşkilatlarının birçoğu kendilerini üst konumda olarak görüyorlar.
Partilerinin için de halk geçiyor ama halka bir o kadar uzaklar.
Onlar aristokrat takılmasını seviyorlar.
İşin ilgin yanı bu hatalarından da vaz geçmiyorlar.
Şimdi diyeceksiniz ki;
Kemal Kılıçdaroğlu’nun bununla ne ilgisi var?
Var kardeşim eğer sen yüz yıllık bir partinin başındaysan ve bu parti Atatürk’ün partisi diyorsan o zaman bu partiyi ona göre yöneteceksin.
Teşkilatlarına hâkim olacaksın.
Her yöneticini halkın arasına sokacaksın.
Ablalarını abilerini kapı kapı gezdireceksin.
Parti yöneticilerini teşkilatlarında ki her bireyi halkın arasına sokacaksın.
Sizi dinsiz görenlere, siz gelince ezanların susacağını düşünenlere, türbanın tekrar yasaklanacağını düşünenlere bunun böyle olmayacağını anlattıracaksın.
CHP nin de AKP gibi vatansever olduğunu milliyetçi olduğunu, CHP lilerin de inançlı olduğunu onların da Müslüman olduğunu, bu ülkede türbanın artık yasaklanmayacağını anlatacaksın.
Bunları yaparken de samimi olacaksınız.
Kazansanız da kaybetseniz de seçim bittikten bir gün sonra sokaklara çıkıp halkın arasında gezeceksiniz.
CHP nin il ilçe teşkilatları ne iş yaparlar?
Ben meslek örgütü başkanıyım CHP il teşkilatlarına sorayım en son seçim de kaç meslek örgütlerini gezdiniz?
Hangi adayınız ziyaretimize gelip kendilerini partileri ifade etmeye çalıştı?
Cevap veriyorum, kimse!
İşte benim sorduğum bu soruyu Kemal Bey de soracak her ay rapor alacak.
İl teşkilatlarına siz ne yapıyorsunuz diyecek.
Sonuç olarak Kemal Bey de, ya inanılmaz bir liderlik vasfı olacak kitleleri kimseye ihtiyaç duymadan peşinde sürükleyecek ki! Bu yok.
Ya da teşkilatlarını çok iyi organize edecek kapı kapı gezdirip insanların CHP hakkında ki olumsuz yargılarını sildirecek ki! Bu da yok.
Durum böyle olunca da girdiğiniz her seçimi kaybetmeye mahkûm olursunuz.
Öyle ya da böyle nedenlerden dolayı son zamanlar da ekonominin bu kadar kötü olduğu bir dönem de seçim kazanamayanlar hangi dönemde seçim kazanacaklar.
Kemal bey bu saydıklarımın hiç birini yapamadı.
Ne kendinde Türk halkının kabulleneceği liderlik vasfı vardı.
Ne de teşkilatlarını organize edebildi.
Biz de meslek kuruluşların da seçime gireriz.
Bazen karşımıza güçlü adaylar çıkar kimi zaman zayıf adaylar çıkar.
Zayıf aday çıktığı zaman şöyle denir, “her dönem keşke bu aday olsa.” On beş seçime girsek kazanırız deriz.
Kemal Kılıçdaroğlu da Recep Tayyip Erdoğan için zayıf bir adaydır.
Zaten Tayyip Bey de, Kemal Beye karşı girdiği her seçimi kazandı.
O zaman akla şu soru geliyor, Tayyip Beye diktatör diyen Sayın Kemal Bey, sen kendi partinde neredeyse on beş seçim kaybettiğin halde hala o koltukta oturuyorsan sen ne olmuş oluyorsun?