Bana “İyi ve dürüst adamsın ama siyasete aklın ermiyor, siyasi meselelere kafan çalışmıyor” diyen eski yol arkadaşlarıma ve onlarla aynı fikri paylaşan ve her fırsatta siyasette şerit değiştiren kardeşlerime!
Olaylara sizin pencereniz ve sizlerin bakış açısı ile bakıldığında, siyasetten fazla anlamağım iddianızda haklı gibi görünebilirsiniz. Çünkü, çizgi kayması yaşamanız nedeniyle frekansınız bizim iletişim sahasının kapsama alanı dışında kaldığınız için aynı düşünemiyor ve aynı dilden konuşamıyoruz. Bizler eskiden olduğu gibi; İslam, ahlâklı olmak, insanlık, erdemlilik, helal/haram, hak ve adalet merkezli olan eylem ve söylemlerimize devam ederken, sizin lügatinizde öncelik; ihale, haksız kazanç, yandaşlık ve çıkarcılık oldu.
Aslında siz de biliyorsunuz ki, helal siyaset; vatana, millete ve topluma faydalı olarak Allah'ın (c.c.) rızasını kazanmak için yapılır. Sizin terk ettiğiniz Milli Görüş çizgisine aynı inançla devam eden bizler; dünyanın cazibesine aldırmadan ve sağa sola savrulmadan yolumuza devam ettiğimiz için size göre deli olarak ta görülebiliriz. Ama sizlerin bize bakışınız bizleri hiç ama hiç ilgilendirmiyor. Çünkü biz bu yolun kara sevdalısıyız.
Sizler AB normlarına uyum sağlamak adına inanç değerlerimizle taban tabana zıt eylemlere imza atarken, ihalelerden haksız kazanç elde etmek için yarışırken ve haksız hak ediş peşinde koşarken bizler, sizin kınamanıza rağmen insana Allah'a (c.c.) kul olma şerefi veren haksızlığa karşı çıkmak, dertlinin derdi ile dertlenmek, mazlumun yanında olmak gibi evrensel değerleri savunmak için diyet ödüyoruz.
Evet biz siyasetten sizin anladığınız gibi anlamıyoruz. Sizler, üç günlük dünya çıkarı için; A.B normlarına uyum sağlamak, bu millete onların kültürünü benimsetmek için mesai harcarken bizler Bülent Arınç'ın dediği gibi Allah (c.c.) rızası için siyaset yapıyoruz. Hedeflerimiz ve hesaplarımız farklılık arz ettiği için biri birimizi anlamakta sorun yaşıyoruz.
Bizim derdimiz; ırkı, dini, rengi ne olursa olsun tüm insanların saadet, barış ve mutluluk ortamı içinde yaşamalarının tesis edilmesi. Dünyanın hiçbir geçici nimeti bizi bu yoldan çeviremiyor. Dünya nimetleri elde edebilmek gibi basit nedenlere önem vermediğimiz için çizgi kayması yaşamıyor, rüzgâra göre yön değiştirip sağa sola savrulmuyoruz. Siyasete aklımız ermiyor olsa bile hiç kimse bize; hırsız, üç kağıtçı diyemiyor. Tutkun olduğumuz ve taviz vermediğimiz bu kara sevda; bize çile çektirse de, acı verse de en azından itibar kaybettirmiyor.
Lideriniz “Milli Görüş bir üniforma ise, biz o gömleği çıkardık” dediği halde siz, “Milli Görüşü biz temsil ediyoruz” diyerek kendinizi avutuyorsunuz. Aynı din ve inancın mensubu olarak; kardeşlik görevini yerine getirmek adına sizinle aramızdaki farkı fark etmeniz için bir hatırlatma yapmak istedim.
Şimdilerde sizlere ne denildiğini öğrenmek istiyorsanız, kibir sarayınızdan çıkıp halkın arasına girin, toplum arasına katılın ve sizler için nelerin söylendiğine bir kulak verin. İşte o zaman bize siyasete kafanız çalışmıyor derken, siyasete çalışan kafanızın sizi ne hale getirdiğini göreceksiniz.
Evet, Allah'a (c.c.) sonsuz şükürler olsun ki, bizim kafamız siyasete sizin gibi çalışmıyor ve bundan son derece mutluyuz. Dedik ya bizimkisi bir kara sevda.