CHP’nin parti olarak kendilerini ifade etme eksikleri mi var diyeyim, lider sorunları mı var diyeyim, kendilerine halk partisi deyip halkın içinde olmamaları mı diyeyim, muhalefette kalmaları daha çok işlerine yarıyor mu diyeyim. Ne diyeyim bilmiyorum. Mesela CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Büyük açılış töreninde buluşacağız. Orada Türkiye gündemine dair ne varsa konuşacağız. Hatta oradan uzun süredir beklenen bir başlangıcı yapacağız. Bir büyük sürpriz yapacağız" demişti. Bizde heyecanla bekledik acaba sürpriz ne diye? Özür dilerim “BÜYÜK SÜPRİZ” ne diye bekledik. Neymiş efendim büyük sürpriz? Kırmızı kart evet evet beklenen büyük sürpriz kırmızı kartmış. Sayın Özel meydana çıkıp Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a kırmızı kart gösterme eylemi başlattıklarını duyurdu ve cebinden kırmızı bir kart çıkartıp iktidara kırmızı kart gösterdi. Tamam, böylesine büyük bir sürpriz yapıp kırmızı kartı gösterince ne oldu? Kırmızı kart gösterdiğiniz kişi oyundan mı çıktı? Yerine yedek oyuncu mu girdi? Kırmızı kartı görenler kaç maç oynamayacaklar? Benim gördüğüm, kırmızı kartı görenler hala oyun da. Sen kırmızı kartını salla dur değişen ne var? En düşük emekli maaşının, asgari ücretin içler acı halini herkes biliyor zaten. Ekonomi son yılların en kötü durumunda, enflasyon almış başını gitmiş, döviz hoplamış, altın zıplamış, hayat pahalılığı tavan yapmış. Bunu herkes biliyor. Asıl CHP sizin bilmediğiniz bir şeyler var. “Bunca olumsuzluğa rağmen biz nerede hata yapıyoruz ve bir türlü iktidar olamıyoruz” Bu sorunun cevabını biliyor musunuz Sayın CHP’nin yöneticileri?  Belediye seçimlerin de bir üstünlük sağlandı. Bana göre bu üstünlüğünüzün sebebi halkın biraz iktidara ders vermesiydi, biraz da CHP’nin gösterdiği adayların halk tarafından kabul görmesiydi. Peki, genel seçimler ne oldu? Hüsran. Önümüzde ki dönem ne olur belli değil. Genel seçimlere yaklaşık 4 yıl var. 4 yıl uzun zaman. İktidar ekonomiyi düzeltir enflasyonu düşürür pahalılığı azaltır maaşları iyileştirilirse, bu kafayla devam eden CHP iktidarı zor görür. CHP’nin ne yapması gerekir? Önce halkın güvenini kazanmalı, halkın arasına inmeli,  köy kasaba ilçe şehir demeden teşkilat olarak sahaya çıkmalı, projelerini inandırıcı bir şekilde halka anlatmalı, hepsinden önemlisi şu aristokrat kılıklı yöneticilerinden bir an önce kurtulmalı. İşte en basit örneği; belediye seçimleri bitti yeni seçilen belediye başkanlarına hayırlı olsun ziyareti için randevu talep ettiğimiz de, belediyelerden bir tek CHP’li Atakum Belediyesi randevu vermedi. Belediye seçimleri biteli neredeyse bir sene oldu, kardeşim bir odanın randevu talebine bir yıl cevap verilmez mi? Tavşan dağa küsmüş dağın haberi yok misali belki kendince bize küslüğü var. Ama nedeni ne olursa olsun biz binlerce kişiyi temsil eden bir meslek kuruluşu olarak sizden randevu talep ediyorsak, Ne bizim, ne de sizin karakaşınız kara gözünüz için değil. Amacımız belediye olarak sizin bölgenizdeki üyelerimizin yaşadığı sorunları paylaşmak bilgi alış verişinde bulunup hayırlı olsun demek. Seçimi o kazanmış bu kazanmış bize ne? Göreve kim gelirse gelsin amaç halka hizmet etmekse, meslek kuruluşu başkanı olarak benim de amacım yerel yönetimlerle bir araya gelip vatandaşın sorunlarını masaya yatırıp çözüm aramak. Neyse Atakum Belediyesine ve belediye başkanına ayrı biz yazımda tekrar değineceğim. Sonuç olarak CHP’li yöneticiler şapkalarını önüne koyup hatayı kendilerinde aramaları gerekir. Büyük sürprizim var deyip sürpriz olarak kırmızı kart çıkarmakla bu mantıkla bu kafayla seçim kazanamazsınız. Bu kafayla giderseniz kırmızı kartı yine siz görürsünüz.