ABD, 1962 tarihli Ticareti Genişletme Yasası’nın 232. Bölümü (Section 232) kapsamında 2018’den bu yana çelik (%25) ve alüminyum (%10) ithalatına ek vergiler uyguluyor. Ancak Türkiye, yıllardır bu vergilere tam oranla tabi tutulurken; AB, İngiltere, Japonya gibi ülkelere kota ya da muafiyet tanınmıştı.
18 Şubat 2025’te yayımlanan yeni Başkanlık Kararları ile dengeler değişti. 12 Mart itibariyle, bu ülkeler için geçerli olan tüm muafiyetler kaldırıldı. Artık tüm ülkelerden ithal edilen demir-çelik, alüminyum ve bunların türev ürünleri %25 oranında ek vergiye tabi olacak.
Bu gelişme yalnızca hammadde değil; makine, mobilya, oto yedek parça, oyuncak ve spor malzemeleri gibi türev ürünleri de doğrudan etkileyecek. Ürünlerde kullanılan çelik veya alüminyum ABD’de eritilip dökülmediyse, istisna uygulanmayacak.
Peki bu Türkiye için ne anlama geliyor?
Yıllardır %25 vergiyle rekabet eden Türk üreticiler için şimdi şartlar eşitlendi. Kalite/fiyat avantajı güçlü olan Türkiye’nin ABD pazarında yeni iş bağlantıları kurması ve pazar payını artırması mümkün. Özellikle ABD’li ithalatçılar, maliyet baskısı nedeniyle daha uygun alternatif arayışına girebilir.
Diğer yandan, ABD’nin bakır (25 Şubat) ve odun/kereste (1 Mart) ürünleri için başlattığı yeni soruşturmalar da global tedarik zincirlerinde yeni fırsat ve riskleri beraberinde getirebilir.
Saygılarımla
ABD’nin uyguladığı tüm gümrük vergilerine buradan ulaşabilirsiniz: https://hts.usitc.gov