Vizyon Kuyumcu

TMMOB Samsun İl Koordinasyon Kurulu'ndan Deprem Açıklaması

Gündem 07.02.2025 - 10:48, Güncelleme: 07.02.2025 - 10:48
 

TMMOB Samsun İl Koordinasyon Kurulu'ndan Deprem Açıklaması

TMMOB Samsun İl Koordinasyon Kurulu adına açıklama yapan Bilgisayar Mühendisleri Odası Samsun Temsilcisi Akın Ömür, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş ve 20 Şubat 2023 Hatay depremlerinin ikinci yılında hayatını kaybeden yurttaşları anarak, afetten ders alınmadığını ve benzer felaketlerin yaşanabileceğini belirtti.

Depremlerin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen resmi verilerin hala tam olarak açıklanmadığını vurgulayan Ömür, "Resmi rakamlara göre 53 bin 537 kişinin hayatını kaybettiği, 39 bin 441 binanın tamamen yıkıldığı ve 271 bin 892 binanın kullanılamaz hale geldiği belirtilmektedir. Ancak, iki yıl geçmesine rağmen afetin tüm boyutlarına ilişkin kesin veriler kamuoyuyla paylaşılmamıştır," dedi. "DEVLETİN KURUMLARI YETERSİZ KALDI" Afet anında devletin ilgili kurumlarının koordinasyon sağlayamaması nedeniyle pek çok kişinin enkaz altında hayatını kaybettiğini ifade eden Ömür, "AFAD’ın ciddi bir hazırlığının olmadığı ortaya çıktı. İlk iki gün kriz merkezi kurulmadı, organize bir çalışma yürütülmedi ve arama-kurtarma ekipleri yetersiz kaldı. Yeterli ekipman, iş makinesi ve teknolojik donanım eksikliği can kayıplarını artırdı," şeklinde konuştu. "KIZILAY, DEPREMZEDELERE YARDIM ETMEK YERİNE ÇADIR SATTI" Kızılay’ın afetin ilk günlerinde deprem bölgelerine gitmediğini ve sonrasında yardım kuruluşlarına çadır, gıda ve su sattığının ortaya çıktığını belirten Ömür, "Depremzedeler, barınma ve temel ihtiyaçlarını ancak gönüllü demokratik kitle örgütlerinin dayanışma çalışmaları ile karşılayabildi," dedi. "İLETİŞİM KESİLDİ, ARAMA KURTARMA ÇALIŞMALARI AKSADI" Deprem sonrası telekomünikasyon şebekesinin büyük hasar gördüğünü ve bu durumun haberleşmeyi ciddi şekilde aksattığını ifade eden Ömür, "Enkaz altındaki yardım çağrıları duyulamadı, arama-kurtarma çalışmaları ciddi şekilde sekteye uğradı," açıklamasında bulundu. "İKİ YIL GEÇTİ, SORUNLAR HALA AYNI" Depremin ardından geçen iki yılda alınan önlemlerin yetersiz olduğunu vurgulayan Ömür, "Deprem bölgesindeki insanlar hala eğitim, sağlık, barınma, beslenme ve temiz suya erişim gibi en temel haklardan mahrum bırakılmaktadır. Vatandaşlarımız çadırlarda, konteynerlerde, ağır kış şartlarında yaşam mücadelesi vermektedir," dedi. "DEPREMİ FELAKETE DÖNÜŞTÜREN RANT POLİTİKALARIDIR" Depremin ardından alınmayan tedbirlerin ve yanlış politikaların felaketi büyüttüğünü belirten Ömür, "Rantçı ve piyasacı politikalar, insan yaşamından önce sermayenin çıkarlarını gözetmektedir. Yapı denetimi süreçlerinde mühendislik ve şehir planlama hizmetleri dışlanmış, kentleşme politikaları kamusal bir anlayışla oluşturulmamıştır," ifadelerini kullandı. "SAMSUN'DA 40 BİN KİŞİ DEPREM RİSKİ ALTINDA YAŞIYOR" Samsun’un deprem riskine dikkat çeken Ömür, özellikle İlkadım ilçesindeki 7 mahallede imar planı bulunmadığını ve bu bölgede yaşayan 40 bin kişinin büyük risk altında olduğunu vurguladı. Başkan Ömür, “İlkadım ilçemiz Hastane, Zeytinlik, Kadıköy, Reşadiye, Fatih, İlyasköy ve Anadolu olmak üzere toplam yedi mahallede imar planı olmayan ve plansız olarak yapılan yaklaşık 130 hektar alanda 40 bin nüfus yaşamaktadır. 15 bin bağımsız bölümden ibaret olan bu yerleşim alanları 1960-2000 yılları arasında yapılaşmış ve hiçbir mühendislik hizmeti almamıştır. Hastane Mahallesi, Anadolu Mahallesi, Reşadiye Mahallesi ve Fatih Mahallesinin tamamı; Kadıköy Mahallesi, İlyasköy Mahallesi ve Zeytinlik Mahallesinin bir bölümü halen plansızdır ve deprem riski taşımaktadır. 40 bin nüfus deprem riski altında yaşamaktadır. Binalar ekonomik ömürlerini tamamlamış, bir kısmı ise kullanılamaz hale gelmiştir. Ülkemizde son yıllarda meydana gelen çeşitli afetler nedeni ile birçok vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Bu güzel şehrimizde de bu tür olumsuzlukların olmaması için Canik ilçemizde kentsel dönüşüm çalışmaları başlatılmıştır. Olası bir doğal afetin vatandaşlarımızı mağdur etmemesi için İlkadım ilçemizde de kentsel dönüşüm çalışmalarının çok acil olarak başlatılması gerekmektedir. Ayrıca, Samsun’un yapı stoku envanter çalışmalarına en kısa zamanda başlanması ve tüm yapıların bina kimlik çalışmasının yapılması gerekmektedir” dedi. "GÜVENLİ KENTLEŞME İÇİN ADIMLAR ATILMALI" Ömür, benzer felaketlerin yaşanmaması için bilim ve tekniğin rehber alınması gerektiğini belirterek, "Afetlerin felakete dönüşmemesi için kapsamlı bir planlama ve güçlü bir siyasi irade şarttır. Yapı denetimi sistemi, TMMOB ve bağlı odaların, üniversitelerin ve ilgili meslek gruplarının katılımıyla yeniden düzenlenmeli, risk yönetimi sistemi oluşturulmalıdır. Mühendislik ve mimarlık hizmetleri bilimsel doğrular ışığında, kamucu bir yaklaşımla uygulanmalıdır," ifadelerini kullandı. "BİLİMİN VE TEKNİĞİN SESİNE KULAK VERİLMELİ" Son olarak, TMMOB’un depremin ilk gününden itibaren afet koordinasyon merkezi aracılığıyla dayanışma kampanyaları yürüttüğünü ve bölgedeki eksiklikleri kamuoyuna duyurduğunu belirten Ömür, "Bizler, bilimin ve tekniğin halkın yararına kullanılması için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Ülkemizin enkaz altında kalmaması için bilime, tekniğe ve doğaya kulak verilmelidir" diyerek sözlerini noktaladı.
TMMOB Samsun İl Koordinasyon Kurulu adına açıklama yapan Bilgisayar Mühendisleri Odası Samsun Temsilcisi Akın Ömür, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş ve 20 Şubat 2023 Hatay depremlerinin ikinci yılında hayatını kaybeden yurttaşları anarak, afetten ders alınmadığını ve benzer felaketlerin yaşanabileceğini belirtti.

Depremlerin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen resmi verilerin hala tam olarak açıklanmadığını vurgulayan Ömür, "Resmi rakamlara göre 53 bin 537 kişinin hayatını kaybettiği, 39 bin 441 binanın tamamen yıkıldığı ve 271 bin 892 binanın kullanılamaz hale geldiği belirtilmektedir. Ancak, iki yıl geçmesine rağmen afetin tüm boyutlarına ilişkin kesin veriler kamuoyuyla paylaşılmamıştır," dedi.

"DEVLETİN KURUMLARI YETERSİZ KALDI"
Afet anında devletin ilgili kurumlarının koordinasyon sağlayamaması nedeniyle pek çok kişinin enkaz altında hayatını kaybettiğini ifade eden Ömür, "AFAD’ın ciddi bir hazırlığının olmadığı ortaya çıktı. İlk iki gün kriz merkezi kurulmadı, organize bir çalışma yürütülmedi ve arama-kurtarma ekipleri yetersiz kaldı. Yeterli ekipman, iş makinesi ve teknolojik donanım eksikliği can kayıplarını artırdı," şeklinde konuştu.

"KIZILAY, DEPREMZEDELERE YARDIM ETMEK YERİNE ÇADIR SATTI"
Kızılay’ın afetin ilk günlerinde deprem bölgelerine gitmediğini ve sonrasında yardım kuruluşlarına çadır, gıda ve su sattığının ortaya çıktığını belirten Ömür, "Depremzedeler, barınma ve temel ihtiyaçlarını ancak gönüllü demokratik kitle örgütlerinin dayanışma çalışmaları ile karşılayabildi," dedi.

"İLETİŞİM KESİLDİ, ARAMA KURTARMA ÇALIŞMALARI AKSADI"
Deprem sonrası telekomünikasyon şebekesinin büyük hasar gördüğünü ve bu durumun haberleşmeyi ciddi şekilde aksattığını ifade eden Ömür, "Enkaz altındaki yardım çağrıları duyulamadı, arama-kurtarma çalışmaları ciddi şekilde sekteye uğradı," açıklamasında bulundu.

"İKİ YIL GEÇTİ, SORUNLAR HALA AYNI"
Depremin ardından geçen iki yılda alınan önlemlerin yetersiz olduğunu vurgulayan Ömür, " Deprem bölgesindeki insanlar hala eğitim, sağlık, barınma, beslenme ve temiz suya erişim gibi en temel haklardan mahrum bırakılmaktadır. Vatandaşlarımız çadırlarda, konteynerlerde, ağır kış şartlarında yaşam mücadelesi vermektedir," dedi.

"DEPREMİ FELAKETE DÖNÜŞTÜREN RANT POLİTİKALARIDIR"
Depremin ardından alınmayan tedbirlerin ve yanlış politikaların felaketi büyüttüğünü belirten Ömür, "Rantçı ve piyasacı politikalar, insan yaşamından önce sermayenin çıkarlarını gözetmektedir. Yapı denetimi süreçlerinde mühendislik ve şehir planlama hizmetleri dışlanmış, kentleşme politikaları kamusal bir anlayışla oluşturulmamıştır," ifadelerini kullandı.

"SAMSUN'DA 40 BİN KİŞİ DEPREM RİSKİ ALTINDA YAŞIYOR"
Samsun’un deprem riskine dikkat çeken Ömür, özellikle İlkadım ilçesindeki 7 mahallede imar planı bulunmadığını ve bu bölgede yaşayan 40 bin kişinin büyük risk altında olduğunu vurguladı.

Başkan Ömür, “İlkadım ilçemiz Hastane, Zeytinlik, Kadıköy, Reşadiye, Fatih, İlyasköy ve Anadolu olmak üzere toplam yedi mahallede imar planı olmayan ve plansız olarak yapılan yaklaşık 130 hektar alanda 40 bin nüfus yaşamaktadır. 15 bin bağımsız bölümden ibaret olan bu yerleşim alanları 1960-2000 yılları arasında yapılaşmış ve hiçbir mühendislik hizmeti almamıştır.

Hastane Mahallesi, Anadolu Mahallesi, Reşadiye Mahallesi ve Fatih Mahallesinin tamamı; Kadıköy Mahallesi, İlyasköy Mahallesi ve Zeytinlik Mahallesinin bir bölümü halen plansızdır ve deprem riski taşımaktadır. 40 bin nüfus deprem riski altında yaşamaktadır. Binalar ekonomik ömürlerini tamamlamış, bir kısmı ise kullanılamaz hale gelmiştir.

Ülkemizde son yıllarda meydana gelen çeşitli afetler nedeni ile birçok vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Bu güzel şehrimizde de bu tür olumsuzlukların olmaması için Canik ilçemizde kentsel dönüşüm çalışmaları başlatılmıştır. Olası bir doğal afetin vatandaşlarımızı mağdur etmemesi için İlkadım ilçemizde de kentsel dönüşüm çalışmalarının çok acil olarak başlatılması gerekmektedir. Ayrıca, Samsun’un yapı stoku envanter çalışmalarına en kısa zamanda başlanması ve tüm yapıların bina kimlik çalışmasının yapılması gerekmektedir” dedi.

"GÜVENLİ KENTLEŞME İÇİN ADIMLAR ATILMALI"
Ömür, benzer felaketlerin yaşanmaması için bilim ve tekniğin rehber alınması gerektiğini belirterek, "Afetlerin felakete dönüşmemesi için kapsamlı bir planlama ve güçlü bir siyasi irade şarttır. Yapı denetimi sistemi, TMMOB ve bağlı odaların, üniversitelerin ve ilgili meslek gruplarının katılımıyla yeniden düzenlenmeli, risk yönetimi sistemi oluşturulmalıdır. Mühendislik ve mimarlık hizmetleri bilimsel doğrular ışığında, kamucu bir yaklaşımla uygulanmalıdır," ifadelerini kullandı.

"BİLİMİN VE TEKNİĞİN SESİNE KULAK VERİLMELİ"
Son olarak, TMMOB’un depremin ilk gününden itibaren afet koordinasyon merkezi aracılığıyla dayanışma kampanyaları yürüttüğünü ve bölgedeki eksiklikleri kamuoyuna duyurduğunu belirten Ömür, "Bizler, bilimin ve tekniğin halkın yararına kullanılması için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Ülkemizin enkaz altında kalmaması için bilime, tekniğe ve doğaya kulak verilmelidir" diyerek sözlerini noktaladı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve samsunetikhaber3.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.