Türk Sağlık Sen Samsun’da Promosyon Güncellemesi talep etti

Türk Sağlık Sen Samsun Şubesi İl Sağlık Müdürlüğü, Ondokuz Mayıs Üniversitesi ile Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne banka promosyon tutarlarını güncellenmesi konulu başvurular yaptı. Promosyonların memur maaşına yapılan zamlar ile belirli oranda güncellenmesi gerektiğini söyleyen Başkan Şahin, Banka promosyonlarının yasal dayanağı 2007 yılının 21 sayılı başbakanlık genelgesi ve 2010 yılında yayınlanan 17 sayılı başbakanlık genelgeleri var. Bu genelgeler bağlayıcı ve yeterli değil. Yasal bir dayanağa oturtulan bir yasa olmasını istiyoruz. Her altı ayda bir memur maaşı artıyorken promosyonlarında aynı şekilde güncellenmesini gerekmekte” dedi. Promosyon anlaşmalarında sendika yetkililerinin de yasal olarak imza hakkının olması gerektiğini savunan Başkan Şahin, “Promosyon görüşmelerinde banka görevlisi ve kurum yetkilisinin görüşmeleri sonucu belirli bir rakam ortaya çıkartılıyor. Bu görüşmelerde her ne kadar sendika temsilcileri olsa dahi yasal olarak bir söz söyleme hakkı yok. Kurum yetkilisinin imzası ile promosyon anlaşması sağlanmakta. Bizler sendikalara da promosyon görüşmelerinde yasal olarak söz hakkı verilmesini ve anlaşmalarda imza yetkisi verilmesini istiyoruz. Sendikalara yasal hak verildiği taktirde bankalar değil sağlık çalışanları kazanacaktır” diye belirtti. Türk Sağlık Sen Samsun Şube Başkanı Gökhan Şahin, “Türk Sağlık-Sen olarak sağlık çalışanları tamamı emekliliğe yansıyan tek kalem maaş şeklinde bir ücret politikasının benimsenmesi gerektiğini uzunca bir zamandır dile getiriyoruz. Bu hayata geçene kadarda taban ve teşvik ödemelerinin yükseltilmesi ve adaletli bir dağıtılma çalışanların memnun edilmesini talep ediyoruz.     Bu temel talebimizin yanı sıra sağlık çalışanlarının hak ettiği tüm ödemelerin yükseltilmesi, makul ve günümüz şartlarına uygun seviyelere getirilmesi de zaruridir. Bu ödemelerden birisi promosyondur. Türk Sağlık-Sen olarak her platformda promosyonların güncellenmesini bir zaruriet olduğunu ortaya koyduk. Ayrıca yapılan her yeni anlaşmada alınan promosyon ücretleri bu haklı talebimizin ne kadar doğru olduğunu göstermiştir. Bu konuda İl ve İlçe Sağlık Müdürlükleri’nde harekete geçmeye başlamış, bazıları sözleşmeleri iptal ederek çalışanları memnun edecek anlaşmalara imza atmışlardır.  Bu tür örnekler bulunuyorken bankaların promosyon anlaşmasının tekrardan güncellenmesi için kamu iradesi gerekeni yapmalıdır. Mutlaka promosyon anlaşması ya yeniden yapılmalı ya da çalışanlar için ek bir gelir sağlayacak şekilde revize edilmelidir. Türk Sağlık-Sen olarak çalışanların beklentisinin karşılanması adına biz mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu konuda biz kamuoyu baskısı oluşturmaya devam edeceğiz. Bir diğer mesele ise giyim yardımlarıdır. Bazı kamu kurumlarında 50 bin TL’ye varan giyim yardımları dağıtılırken sağlık çalışanlarının bir üniforma parası etmeyecek miktarda bir giyim yardımına mahkum bırakılması kabul edilemezdir.     Bu haliyle giyim yardımı bir ihtiyacı karşılamaktan öte dostlar alışverişte görsün diye izah edilemeyecek trajik bir hal içerisindedir. Enflasyon ve ürünlerin pahalılığı ortada iken yapılan kıyafet yardımlarıyla bir çift çorap bile alınmazken bu yardımların kabul edilebilir rakamların çok altında bulunması izah edilemezdir. Çalışanın kullanabileceği ürünlerin piyasada hangi fiyattan satılıyorsa o kadar giyim yardımı yapılması bize göre bir zarurettir. Sağlık Bakanlığı bu konuda en kısa sürede adım atmalıdır. Bunların yanı sıra nöbet ücretlerinin günümüz şartlarına uygun hale getirilmesi, sağlık çalışanlarının verdikleri hizmetin karşılığında bir nöbet ücretine kavuşturulması da elzemdir. Nöbet ücretleri ile ilgili bir diğer önemli meselede bayramlarda idari izinli günlerde yaşanan ve ısrarla bir türlü çözüme kavuşturulmayan mağduriyet vardır. Her bayram izinleri döneminde yaşanan ve çalışanları mağdur eden bu soruna kalıcı biri çözüm üretilmesi şarttır. Bu konu toplu sözleşme sürecinde dile getirilmiş olup başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere tüm hizmet kolumuzda yer alan kurumlara başvuruda yapılmıştır.  Açtığımız davalarda çalışanlar lehine mahkeme kararları çıkmıştır. Bu günlerde görev yapan kamu personellerinin nöbet ücretine esas haftalık çalışma sürelerinden idari izinli olunan sürelerin düşürülerek hesaplanması şarttır.      İdari izinli olunan günlerde çalışmayan personeller açısından da aylık çalışma süresi belirlenirken idari izin günlerinin çalışılması gereken süre içerisinde değerlendirilmemesi ve bu sürelerin çalışılmış gibi kabul edilmesi gereklidir. Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere ilgili kamu idareleri tarafından bu husus bir an önce düzeltilmeli idari izinlerle ilgili yaşanan bu mağduriyet bir düzenleme ile ortadan kaldırılmalıdır. Kısacası sağlık çalışanlarının ekonomilerinin düzeltilmesi, yaşadıkları ekonomik mağduriyetlerin giderilmesi ve haksızlıkların sonlanması için adım atılmalıdır. Biz Türk Sağlık-Sen olarak çalışanların sorunlarının çözümü, hakkın teslimi ve adaletin tesisi için tüm gücümüzle her platformda mücadeleye devam ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz” diye konuştu. Haber: Seyhan GÖÇMEZ